10 BESLENME EFSANESİ | Bu yanlış bilgiler sağlığınızı tehdit ediyor, uzmanlar 'Artık bunlar gündemden kalksın' diyor
2025-04-03
Yazar: Ayşe
Efsane 1: Taze meyve ve sebzeler her zaman konserve, dondurulmuş veya kurutulmuş çeşitlerden daha sağlıklıdır.
Yıllardır süregelen bu inanç, son araştırmalarla çürütülmüştür. Dondurulmuş, konserve edilmiş ve kurutulmuş meyve ve sebzelerin, taze olanlar kadar besleyici olabileceği ortaya konmuştur. Harvard T.H. Chan Halk Sağlığı Okulu'ndan Profesör Sara Bleich, konserve ve dondurulmuş seçeneklerin ekonomik faydaları olabileceğini ve evde sağlıklı gıdaların her zaman bulunmasını kolaylaştırdığını belirtiyor. Ancak bazıları ilave şeker, doymuş yağ ve sodyum gibi zararlı bileşenler içerebilir. Bu nedenle, beslenme etiketlerini dikkatlice okumak ve sağlıklı alternatifleri tercih etmek önemlidir.
Efsane 2: Tüm yağlar kötüdür.
Geçmişte, yüksek yağlı diyetlerin kalp hastalıklarına yol açtığı düşünülüyordu. Ancak uzmanlar, sağlıklı yağların kalp sağlığına fayda sağladığını şimdi kabul ediyor. Bazı yağ türleri, kalp hastalığı veya felç gibi rahatsızlıkların riskini artırabilirken, tekli doymamış ve çoklu doymamış yağların (zeytinyağı, avokado, ceviz, balık gibi) sağlığa faydalı olduğu gösterilmiştir. İyi yağlar, enerji sağlar, önemli hormonların üretimini destekler ve hücre işlevini iyileştirir.
Efsane 3: 'Alınan kalori ve harcanan kalori' uzun vadeli kilo alımındaki en önemli faktördür.
Kilo kaybı veya alımı genellikle bu denge ile açıklansa da, araştırmalar diyetin içeriğinin kilo alımında etkili bir faktör olabileceğini gösteriyor. Özellikle ultra işlenmiş gıdaların hızlı sindirildiği ve depolandığı için kilo alımını teşvik ettiği bilinmektedir. Sağlıklı bir diyet, kalori sayımından çok daha önceliklidir.
Efsane 4: Tip 2 diyabetli kişiler meyve yememelidir.
Yüksek şeker içeriği nedeniyle bazı meyvelerin tüketilmesinin yasak olduğunu düşünenler var. Ancak birçok araştırma, tam meyve tüketiminin Tip 2 diyabet hastalarında kan şekeri kontrolünü sağladığını gösteriyor. Doktor Dr. Linda Shiue, herkesin bol lif, vitamin ve antioksidan içeren meyvelerden faydalanabileceğini belirtiyor.
Efsane 5: Bitkisel süt, hayvansal sütten daha sağlıklıdır.
Badem, yulaf ve soya sütü gibi bitkisel alternatiflerin, inek sütü kadar besleyici olmadığına dair bir algı var. Arizona Eyalet Üniversitesi'nden Profesör Kathleen Merrigan, bu ürünlerde genellikle daha az protein bulunduğunu ve bazıları daha fazla ilave bileşen (sodyum, ilave şeker) içerebildiğini vurguluyor.
Efsane 6: Beyaz patatesler sağlığa zararlıdır.
Patates, yüksek glisemik indeksi nedeniyle sıkça kötüleniyor; ancak besin değerleri bakımından oldukça faydalıdır. Daphene Altema-Johnson, patateslerin C vitamini, potasyum ve lif açısından zengin olduğunu ve uygun şekilde hazırlanmaları durumunda sağlıklı bir gıda olduğunu belirtiyor.
Efsane 7: Çocuklara yaşamlarının ilk yıllarında asla yer fıstığı gibi alerjen gıdalar yedirilmemelidir.
Aksine, son araştırmalar yer fıstığına erken yaşta maruz kalmanın alerji riskini azaltabileceğini gösteriyor. Dr. Ruchi Gupta, böyle bir durumu olan çocukların alerjilerinden korunması için çeşitli gıdalarla dengeli beslenmelerinin önemini vurguluyor.
Efsane 8: Bitkilerdeki protein eksiktir.
Bitkisel kaynaklardan yeterli protein almanın imkansız olduğu düşünülse de, aslında birçok bitki proteini içeriyor. Ancak, bu proteinlerin oranı hayvansal gıdalarla karşılaştırıldığında ideal olmayabilir. Yeterli beslenme için çeşitlilik sağlamak büyük önem taşıyor.
Efsane 9: Soya bazlı gıdalar meme kanseri riskini artırabilir.
Soya ile ilgili önceki endişelere rağmen, yapılan araştırmalar soya tüketiminin meme kanseri riski ile bağlantılı olmadığını göstermektedir. Aksine, soya ürünleri, sağlıklı besin ögeleri açısından zengin bir kaynak olarak değerlendirilebilir.
Efsane 10: Temel beslenme tavsiyeleri sürekli değişiyor.
Uzmanlar, temel beslenme ilkelerinin tutarlı kaldığını belirtiyor. 1950'lerden bu yana, dengeli beslenme önerileri, sağlıklı gıdaları tercih etmenin önemini vurguluyor. Dr. Marion Nestle, beslenme bilimlerinin gelişmesine rağmen, sağlıklı beslenme prensiplerinin hâlâ geçerli olduğunu ifade ediyor. Sonuç olarak, sağlıklı beslenmek için basit ama etkili önlemleri benimsemek yeterlidir.