DENEYİN AMACI VE DETAYLARI

1 Mart 2023'te başlayan bu sıra dışı deney, biyoloji alanında bir ilke imza atarak dikkatleri üzerine topladı. Florida Güney Üniversitesi tarafından yapılan açıklamalara göre, deneyin iki temel amacı vardı: 1. Deniz ekosistemini canlandırmanın yeni yollarını keşfetmek. 2. İnsanlarda çeşitli hastalıkları önleyebilecek tıbbi teknolojiler geliştirmek.

Ayrıca deney, uzun süreli izolasyonun insan psikolojisi üzerindeki etkilerini incelemek için de bir fırsat sundu. Uzman psikologlar ve psikiyatrlar, bilim adamı Dr. Joseph Dituri'nin deneyimlerini, uzay yolculukları gibi benzer ortamlara katılan kişilerin yaşantılarıyla karşılaştırdı.

SU ALTINDA YAŞAM

Dr. Dituri, Florida Key Largo'daki Jules' Undersea Lodge adlı su altı laboratuvarında, yaklaşık 9 metre derinlikte bulunan 100 metrekarelik bir yaşam alanında izole bir hayat sürmüştü. "Neptune 100" adı verilen bu deney boyunca, Dituri bilimsel çalışmalar yaparken çevrimiçi derslerle öğrencilere de ulaşma hedefinde oldu.

Deneyin çarpıcı sonuçlarından biri, daha önce bilinmeyen bir tek hücreli organizma türünün keşfi oldu. The Independent’a konuşan Dituri, "Bu türün bilime yeni bir katkı sağladığına inanıyoruz. Binlerce kez bu bölgede dalış yapıldı, fakat bu organizma daha önce fark edilmemişti. Sadece daha dikkatli bakmamız gerekiyordu," dedi.

VÜCUT ÜZERİNDEKİ ETKİLER

Deney süresince Dituri’nin sağlık durumu yakından takip edildi. Haziran 2023'te su yüzeyine çıkan Dr. Dituri, deney boyunca fiziksel ve biyolojik yaşının gerilediğini iddia etti. 56 yaşındaki Dituri, deney öncesinde biyolojik yaşının 44 olduğunu, deney sonrasında ise bu yaşın 34’e indiğini açıkladı. Bu olağanüstü sonuç, bilim çevrelerinde büyük bir heyecan yarattı.

Dr. Dituri, 73 gün süren "su altında en uzun süre yaşama" rekorunu kırarak Guinness Dünya Rekoru'na adını yazdırdı. 2024 yılı itibarıyla deneyle ilgili değerlendirmelerini paylaşmaya devam eden Dituri, Amerika Medicine Today programına konuk oldu ve sosyal medya hesabından deneyin ardındaki motivasyonu şöyle açıkladı: "Bu fikir, merakımızdan ve okyanusun barındırdığı sonsuz olasılıklardan doğdu. Keşfedilecek çok şey var ve hala bilinmeyen pek çok sır gizli. Mariana Çukuru'nun derinliklerinde Alzheimer'a kısmi bir çare bulunduğunu öğrendiğimizde hepimiz şaşkına döndük. Amacımız, bilginin peşinden gitmek ve okyanusun derinliklerinin insanlığın en büyük sorunlarına çözüm olabileceği umudunu taşımak."

Görünen o ki Dituri ve ekibi, sualtı araştırmalarıyla sadece doğaya çevresel katkılar sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda insan sağlığına yönelik yenilikçi çözümler de geliştiriyor. Gelecekte bu alanda yapılacak çalışmalar, insanlık için büyük bir umut ışığı olabilir.