31 Yıl Sonra Yeniden Sahnede: Yılmaz Erdoğan ile Kadınlık Bizde Kalsın
2024-12-28
Yazar: Mehmet
Yılmaz Erdoğan’ın kaleme aldığı ve ilk kez 1993 yılında sahnelenen “Kadınlık Bizde Kalsın” oyunu, 31 yıl aradan sonra tiyatro sahnesine döndü. Yasemin Yalçın ve İlyas İlbey’in isteği üzerine Yılmaz Erdoğan tarafından güncellenmiş haliyle sahneye konan oyun, sanatseverlerden büyük ilgi topladı. Yasemin Yalçın, projeyi yeniden sahnelediği için duyduğu mutluluğu dile getirerek, “Çok özlediğim ve hep tekrar oynamayı düşündüğüm bir oyundu. Yılmaz da çok yoğun bir çalışma içerisinde olmasına rağmen bizi kırmadı” dedi.
Oyun, toplumsal cinsiyet eşitliği, kadına yönelik şiddet ve kadın-erkek ilişkileri üzerine önemli mesajlar veriyor. Yalçın, erkeklere daha büyük bir ayna tuttuğunu vurgulayarak, “Oyunumuzu kadınlar da erkekler de izlemeli ama özellikle erkeklerin daha fazla izlemeleri gerekiyor. Günümüzde erkekler, geçmişe oranla daha büyük bir erozyona uğradı; çabuk para kazanma hırsı ve çabuk ilişkilerle elde edilen bir özgüven baskısıyla karşı karşıyalar” ifadesini kullandı.
Kadınların ise, 80’li yıllardan bu yana aynı erozyon içinde olduğunu belirten Yalçın, “Özellikle kadınlar, elindekini kaybetme korkusu veya paralı birini bulma endişesi içinde estetik salonlarını işgal ediyorlar. Günümüz sorunlarını mizahi bir bakış açısıyla ele alırken, seyirciye kadın-erkek ilişkisinin nereye gittiğini ve nasıl olması gerektiğini anlatıyoruz” şeklinde konuştu.
Oyun, sadece kadınları değil, tüm toplumu ilgilendiren bir meseleyi sahneye taşıyor. Yönetmen Özder Aslan, “Bunca kadın cinayetinin yaşandığı bir dünyada çok hassas bir çerçeve üzerine mizah yapmak önemli. Yılmaz Erdoğan gibi usta bir yazarla çalışmak bizi rahatlatıyor. 90’lı yıllardan bu yana Türkiye’de ve dünyada kadın hakları anlamında çok yol kat ettik. Yılmaz Hoca, bu konuda duyarlı olduğu için oyunu yeniden yazdı” dedi. Aslan, oyunun izleyici kitlesi hakkında ise, “Toplumsal cinsiyet meselesi yalnızca kadınlarla sınırlı değildir. Kadınların özgür ve mutlu olamadığı hiçbir coğrafyada erkekler de mutlu olamaz. Özellikle erkeklerin bu oyunu izlemesi gerekiyor” diyerek sözlerini tamamladı.
Tiyatroseverler, bu türden bir mizahi eleştirinin; toplumsal sorunları sorgulayarak, izleyicileri düşündürme amacını taşıdığını belirtirken, bu oyunun sadece bir sanat eseri değil, aynı zamanda güçlü bir toplumsal mesaj taşıdığını da savunuyorlar. İzleyicileri dikkatle düşünmeye ve sorunlara farklı açılardan bakmaya davet eden bu tiyatro oyunu, 31 yıl sonra bile güncelliğini korumakta. Bu durum, Yılmaz Erdoğan’ın eserinin zamansızlığını ve toplum üzerindeki etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor.