33 Yaşında Ama Biyolojik Yaşı Sadece 22! Uzun Yaşamın Sırrı Nedir? Eşsiz Rutini Günlük Hayatına Nasıl Yansıtıyor?
2025-01-06
Yazar: Ayşe
Kayla Barnes-Lentz, sabahları gözünü açtığı andan itibaren günlük yaşamını sağlıklı olma hedefiyle şekillendiriyor. Cleveland, Ohio'da bir uzun yaşam kliniğinin sahibi olan Barnes-Lentz, "sağlık optimizasyonu" üzerine bir podcast sunuculuğu da yapıyor. Business Insider'a verdiği röportajda, sağlıklı olma ritüelinin işinin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtiyor.
Biyolojik yaşı 33 olmasına rağmen, karmaşık sağlıklı alışkanlıkları sayesinde bu rakamı 22'ye düşürdüğünü ifade ediyor. Biyolojik yaş, kişinin hücreleri ve organlarının sağlığını değerlendirmek için kullanılan bir ölçüm metodu. Ancak bilim insanları, bu terimin tanımı hakkında henüz kesin bir standart oluşturabilmiş değil.
Barnes-Lentz’in uyguladığı önlemlerin tamamının bilimsel olarak kanıtlandığı söylenemez. Ancak, kendisi gibi biyohacker olarak adlandırılan kişiler, daha uzun yaşamak için çeşitli deneysel yöntemler deniyorlar. Örneğin, Barnes-Lentz'in 150 yaşında yaşamayı hedeflediğini belirtirken, milyoner girişimci Bryan Johnson da "ölüm" kelimesini hayat felsefesi olarak benimsiyor.
Barnes-Lentz, doğa tıbbı ilhamıyla oluşturduğu sağlık protokollerinin beş temel prensip etrafında döndüğünü ifade ediyor. Bu protokoller aracılığıyla kadın sağlığı ve uzun ömür üzerine kapsamlı araştırmalar yapıldığını belirtiyor. Özellikle, tipik yaşam tarzındaki bazı basit değişikliklerin bile yaşam süresi üzerinde büyük farklar yaratabileceği uzmanlar tarafından vurgulanıyor.
Geçtiğimiz yıl yayımlanan bir çalışmada sağlıklı beslenmenin yaşam süresini 10 yıl kadar uzatabileceği ortaya konmuş. Mayo Clinic’den fizyolog Nathan K. LeBrasseur da, sağlıklı yaşlanmanın bir diğer anahtarı olarak, günübirlik aktivitenin yüzde 3'ünün egzersizle geçirilmesinin önemine dikkat çekiyor.
### Barnes-Lentz'in Sıradışı Sabah Rutini
Barnes-Lentz, sabah saat 5.00’te kalkarak güne başladığında, sabah rutini yaklaşık 2,5 saat sürüyor. İlk olarak, ağız protokolü dediği seremoniyi uygulamaya koyuyor; dil kazıma ve diş aralarını temizleme, ağızda bulunan bakterileri ortadan kaldırmak amacıyla yaptıkları ritüeller arasında yer alıyor. Bu uygulamalar, ağız sağlığının önemini artırma hedefi güdüyor.
Daha sonra, darbeli elektromanyetik alan terapisi (PEMF) gibi çeşitli terapi seanslarına geçiş yapıyor. Bu tür terapiler, vücudu bir pil gibi düşünerek hücrelerin enerji seviyesini artırmayı amaçlıyor. Fakat bu tekniklerin etkinliği konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyuluyor, zira bazı çalışmalar sınırlı sonuçlar veriyor.
### Pratikte Egzersizin Önemi
Çalışma saatleri içinde bir yandan kliniği yönetirken, sağlığını korumak için günde 10,000 adım hedefi koyuyor ve sürekli hareket halinde kalmaya özen gösteriyor. Örneğin, uzaktan çalışan kişiler için sık telefon görüşmeleri sırasında yürümeyi tercih ediyor. Ayrıca, aralarında vücutları için gerekli olan sıklıkta egzersiz ile hareket etmenin bir biyohack olduğunu belirtiyor.
Ofisinde doğal aydınlatmayı tercih eden Barnes-Lentz, LED lambaların uyku düzenini bozabileceğini savunan araştırmalar da günümüzde daha fazla dikkat çekiyor. Ayrıca, özel nemlendirici kullanarak oksidatif stresi azaltmaya çalışırken, bilim insanlarının vücutta meydana gelen hasarları iyileştirdiğine dair kanıtlar sunduğunu iddia ediyor.
### Hiperbarik Oda ve Soğuk Su Banyosu
Akşam yemeğini 17.00 civarında yedikten sonra, akşam saatlerinde bir soğuk su havuzuna girerek vücudunu uyarıyor. Hiperbarik odada geçirdiği seanslar da, vücudu beslemek için önemli bir nokta olarak öne çıkıyor. Hiperbarik oksijen terapisi, iyileşmeyi hızlandırmak amaçlı uygulanıyor ve bu tür uygulamalar daha uzun yaşam için alternatif yöntemler arasında sıralanıyor.
### Uyku ve Beslenme Alışkanlıkları
Barnes-Lentz, akşam yemeğinden sonra digestif yürüyüşler yaparak sindirimi kolaylaştırıyor ve uykuya geçiş sürecinde rahatlamayı sağlamak amacıyla PEMF gibi rahatlatıcı uygulamalarla günü sonlandırıyor. Ayrıca, uyku kalitesini artırmak için ortamdaki ışık seviyesini çok dikkatli bir şekilde ayarlıyor. Geceleri yalnızca doğal kırmızı ışık kullanarak, melatonin salgısının artmasına katkıda bulunacağını ümit ediyor.
Barnes-Lentz’in yaşamındaki bu alışkanlıklar, genç görünümünü ve sağlığını muhafaza etmesine yardımcı oluyor. Bu tip uygulamaların uzun vadede ne tür sonuçlar doğuracağını merakla bekliyoruz!