ABB'den Gökçek'e Sert Yanıt: Meczup Bir Politikacıların Korkusuz İddiaları
2025-01-07
Yazar: Hatice
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) ile AKP Milletvekili Osman Gökçek arasında yaşanan müthiş polemik, gündemi sarstı. Gökçek, ABB'nin deprem sonrası kefen alımında 80 milyon lira harcadığını ve bunun bölgedeki insanlar için kullanılmadığını öne sürdü. Hiç şüphesiz, bu olayın arka planındaki yolsuzluk iddiaları Türkiye'de birçok kişiyi etkileyen bir tartışma yaratmaya başladı.
Gökçek, diğer belediyelere kıyasla ABB’nin kefen ve tabut alımlarında çok daha yüksek fiyatlar ödendiğini ve 2020, 2022 ve 2024 yıllarında 15 milyon lirayı bulan yolsuzluklar yapıldığını savundu. Bu iddialar, Gökçek'in bir basın toplantısında sergilediği dikkat çekici eylemlerle daha da çarpıcı hale geldi. Salona tabut, kefen takımı ve cenaze torbası getirtmesi, olayın toplumda yarattığı etkiyi artırmış durumda.
ABB ise Gökçek'in iddialarına cevap verdi. Yapılan açıklamada, "Siyaseti kendine mesken tutan meczup bir politik meftanın, edep yoksunu yavrusu, milletin değerlerini iftiralarına takarak şarlatanlık yapmaya çalışıyor" denildi. Ayrıca, ortaya atılan iddiaların bir kısmının teftiş kurulu tarafından incelendiği, diğer konularda ise derhal araştırmalara başlandığı kaydedildi.
Gökçek'e yönelik açıklamada, "Elinde delil olduğunu iddia eden herkesin gideceği adres bellidir: Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı" mesajı verildi. Bu noktada, ABD'de büyüyen yolsuzluk tartışmaları hakkında da birçok kişi benzer iddialarda bulunmuştu. Türkiye'deki bu durumun, yavaş yavaş unutulmuş olan toplumda adalet arayışını canlandırmaya başladığını söyleyebiliriz.
Unutulmaması gereken bir diğer nokta ise, ABB’nin suç işleyenleri asla korumayacağı ve bu konuda kararlılıklarıdır. Aslında, Gökçek'in kuvvetli iddiaları, Türk siyasetinde daha geniş bir tartışmayı tetikleyebilir.
Gökçek'in "Cumhurbaşkanım görev verirse reddederim demek saygısızlık olur" ifadesi, alaycı bir şekilde yorumlandı. Bu durum, onun liderliğini sorgulatan bir tavır olarak görülüyor. Sonuç olarak, Ankara'da yaşanan bu olay, siyasetin ne kadar karmaşık ve bir o kadar da hassas olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.