1 Ocak'ta Las Vegas'taki Trump otelinin önünde Tesla marka bir araç patlayarak yandı ve araçta bulunan Matthew Alan Livelsberger yaşamını kaybetti. Olayda çevrede bulunan yedi kişi hafif yaralanırken, olayın ardından yerel güvenlik güçleri araştırmalara başladı.

Clark County Şerif Kevin McMahill, düzenlediği basın toplantısında, Livelsberger’in saldırıyı planlamak için ChatGPT’den faydalandığını açıkladı. Bu durum, yapay zeka sistemlerinin güvenlik açısından nasıl tehlikeli bir hale gelebileceğinin çarpıcı bir örneği olarak değerlendirildi.

McMahill, “Bu, ABD topraklarında yapay zekanın bir bireyin belirli bir cihazı (patlayıcı) kurmasına yardımcı olmak için kullanılan ilk olaydır” dedi. Ayrıca, akıllı araçların siber güvenlik açıklarından kaynaklanan risklerinin de yeniden gündeme geldiğini vurguladı.

Marmara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ali Murat Kırık, bu tür olayların otomotiv sektöründe daha güçlü güvenlik ve denetim önlemlerinin alınması gerektiğine dikkat çekti. Otonom ve bağlanabilir araçların artışıyla, siber tehditlerin otomotiv güvenliğinde kritik bir unsur haline geldiğini söyledi.

Kırık, Tesla gibi akıllı araçların, yazılım tabanlı sistemleri üzerinden yönetildiğini ve bunun potansiyel olarak siber saldırılara açık hale getirdiğini belirtti. “Kötü niyetli bir kişi, Tesla sistemlerine sızarak aracı uzaktan durdurabilir veya kontrol edebilir. Bu durum, yalnızca bireysel güvenlik riskleri değil, aynı zamanda trafikte büyük kaos yaratabilecek tehditler doğurabilir” dedi.

Elektrikli ve akıllı aracın uzaktan kontrol edilebilir olması, bazı kişiler için bilim kurgu gibi gelebilir; ancak, uzmanlar bu durumun teknik olarak mümkün olduğunu vurguluyor. Kırık, “Bu araçların çoğu uzaktan kontrol edilebildiğinden, kötü niyetli bir hacker’ın sisteme sızarak aracı sabote etmesi olasıdır” şeklinde konuştu.

Söz konusu olay, sadece bireyler için değil, toplum için geniş çaplı güvenlik sorunları doğurabilmektedir. Olası bir saldırı durumunda, özellikle kamuya açık alanlarda araçların kontrol edilememesi ciddi kazalara neden olabilir.

Kırık ayrıca, akıllı araçların cep telefonları ile entegrasyonunun nasıl büyük veri havuzlarına katkı sağladığını anlattı. “Araçlarda müzik dinlerken ya da telefonla konuşurken, farkında olmadan birçok kişisel veriyi topluyoruz. Bu veriler, kullanım senaryolarına bağlı olarak tehdit oluşturabilir” dedi.

Koşullandırılmış veri paylaşımı ve dijital güvenlik standartlarının eksikliği, dolandırıcılıklar, kimlik hırsızlığı ve daha büyük siber saldırılara zemin hazırlayabilir. Özellikle, hassas konumda bulunan kişilerin izlenmesi, siber istihbarat için önemli bir risk faktörü oluşturuyor.

Sonuç olarak, akıllı araçların güvenliği konusundaki denetimlerin artması, bu teknolojilerin etik ve güvenli kullanım ilkelerine uygun bir şekilde geliştirilmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır. Kullanıcıların, akıllı cihazlar ile entegrasyonlarında ve veri güvenliğinde daha dikkatli olması büyük önem taşımaktadır.