'ALLAH'IN İZNİYLE GETİRDİK'

Calvin, “Annemi aniden kaybettiğim için sayın gazeteciler Selçuk Akdağ ve Nurettin Soydan'a ulaşarak cenazeyi getirtebildim. Sayın Bakanım Mevlüt Çavuşoğlu'na çok teşekkür ediyorum. Cemil Kalyoncu'da yardımcı oldular, annemin kendi ekmeği ile de bir miktar ödeme yapıldı. Getirdik işte, Allah'ın izniyle, yarın Teşvikiye'de öğle namazında herkesi bekliyorum. Annemin ileri düzey KOAH problemi vardı zaten, bu sıkıntısı çok sigara kullanımına bağlıydı.”

'MİGREN İLACINDAN ŞÜPHELENİYORUM'

Ahu Anjelik, “Annemin gözündeki kötü durumu fark ettim. Acaba evladım olarak ağzından mı kan geldi? Gözleri mi aktı? Ne oldu? Olayın üstüne gittiğimde, senatörlere şikayet etmemle zar zor otopsi aldırdık. Hala şüphelerim var çünkü annemin yastığında bir miktar kan vardı. 9-10 gün boyunca uykusuz geçen bir evladın düşündükleri; ateşlendi ve bir anda soğudu, buz gibiydi. 'Anneciğim, hadi ateşin düştü' dedim. Alnını öptüm, uyumaya gittiğimde ben ne olduğunu düşünüyordum. Acaba migren ilacının bir tesiri olmuş mudur? Migren ilacı aç karnına alındığında ateşi düşürüyor. Üzerinde yazıyor, birden fazla alınca kanamaya yol açabilir. Migren ilacından şüpheleniyorum.

'DUA ETTİ, ÖYLE YATTIM'

Calvin, “Şaka gibi; biz Türkler zehirlenince yoğurt yeriz, yoğurt istedi benden. Anne olarak dua etti. Öyle yattım ben. 'İlgi istiyorum' dedi. 'Bebek gibi, keşke burada vefat etseydi.' O hissetti. 'Kızım, ben ölürsem beni Türkiye’ye göm' dedi. 'Beni burada bırakma' dedi. Hissetti, bana 'Yavrum, ben ölüyorum galiba' dedi. Bende; 'Anne, ne biçim konuşuyorsun, hastaneye gidelim' dedim. Vicdan azabı çekiyorum. Bunu da herkes bilsin. Nasıl onu dinledim de hastaneye götürmedim. Bir gece önce onun tişörtünü giyiyorum. Bir gece önce anneme dedim ki; 'Anne, hadi kalk gidelim. Solüsyon makinesi yetmiyor, hastaneye götüreyim seni,' 'Hayır' dedi Anjelik, 'ben gayet iyiyim' diyerek uyuya kaldı. Benim annem hiç kimsenin yanında uyumazdı. Hakan abimiz varken, uyuyor sandım, melek gibi, hiçbir şeyin farkına varamadım. Sonra artık ben duramıyorum, şüphelendim, akşam olunca içim içimi yiyordu. Bir baktım annemde tık yok. Kaldırdığım zaman, artık ceset. Allah almıştı onu. Korkunç bir şey, Rabbim onu düşmanımın başına vermesin.

'CENAZEYİ GETİRMEK 10 BİN DOLARI GEÇTİ'

Calvin, “Sadece cenazeyi taşımak 10 bin doların üstünde tuttu, bunlar morg paraları dahil değil. Böyle şeyler hiç önemli değil, ölümlü dünya. 1 lira 2 lira olur. Önemli olan, biz Allah katında onu toprağa verelim, Rabbim bizi affetsin.”

Ahu Anjelik Calvin'in Anneleri Üzerine Duygusal Düşünceleri

Ahu Anjelik Calvin, “Onu çok seviyorum. İnşallah, çok yaşamam da ona kavuşturur. Allah, Naim cennetini nasip etsin. Ufacık çocuktum, bana Allah'ı, Kur'an-ı Kerim'i öğretti. İlk öğrettiği şey Ayet-el Kürsüydü. Sen bana 'Allah’ın emanetisin' diyordu. Ne diyebilirim ki, o benim annem. Ne kadar artist de olsa, o benim evde gecelikle oturan, benim okuldan gelmemi bekleyen bir anneydi. Dua öğreten, dua okuyan. İstediği kadar sanatçı olsun, o bir anneydi, benim için o yüzden Allah nur içinde yatsın.” ifadelerini kullandı.