Son dönemlerde Türkiye'de akaryakıt kaçakçılığı olayları, akıl almaz boyutlara ulaştı. Yapılan incelemelere göre, akaryakıt kaçakçıları sahte fatura düzenleyerek, gerçekte bulunmayan 3 milyar litre akaryakıtı piyasaya sürmüş gibi gösterip, devasa bir vurgun gerçekleştirmişlerdir.

Gerçekleşen bu dolandırıcılığın büyük ölçüde maden ocakları, büyük inşaat alanları ve çeşitli tesislere yapılan toplu akaryakıt satışlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir. Piyasaya sürülmüş gibi gösterilen bu sahte akaryakıtın toplam değeri ise 140.5 milyar lirayı bulmuştur!

Kontekste Dikkat Çeken Rakamlar

Sözcü'den Erdoğan Süzer'in haberine göre, akaryakıt sektöründe gerçekleşen bu büyük vurgun, Vergi Denetim Kurulu (VDK) tarafından TBMM Plan ve Bütçe Komisyonuna yapılan sunumda gündeme gelmiştir. VDK yetkilileri, kaçağın tespit edilmesi sonrası akaryakıt bayilerinin lisanslarının iptal edilerek incelemelerden kaçtıklarını vurguladı. Önceki yasaların değişmesiyle birlikte, lisans iptal hakkının kaldırılması sonrası usulsüzlüklerin arttığı ifade edildi. Bir yıl içerisinde inceleme yapılmış olan toptan akaryakıt satışlarındaki fatura miktarında %36 oranında bir azalma olduğu ve bunun 3 milyar litreye denk geldiği bildirildi.

Son bir yılda aktif olan 13 sahte dağıtım şirketi ve lisansı iptal olan toplamda 25 dağıtım şirketi ile 1100'den fazla bayinin birlikte incelendiği aktarıldı. VDK yetkilileri, incelenen yerlerde %90’ın üzerinde vergi suçu raporu düzenlendiğini belirtilerek, motorin cinsinde yaklaşık 2 milyon ton ürün farkı (kaçak) tespit edildiği ve bu farkın yaklaşık 94 milyar lirayı bulduğu ifade ettiler.

Ekonomik Etkisi ve İhtimaller

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş, akaryakıt kaçakçılığı konusundaki tespitleri değerlendirirken, yapılan incelemenin ardından düzenlenen akaryakıt faturalarının bir anda %36 oranında azaldığını belirtti. Muş, "Bir ürün yüze 36 azaldığında piyasada doğal olarak kıtlık olur. Ancak burada 3’te 1 oranında azalma olmasına rağmen herhangi bir kısıntı yaşanmaması dikkat çekici; bu durum, kaçak akaryakıtın hala başarıyla piyasada tutulduğunu gösteriyor" dedi.

Denetimlerin Artması Gerekiyor!

Muş, bu durumu göz önünde bulundurarak, sahte fatura düzenleyen firma ve bayilere yönelik denetimlerin yaygınlaştırılması gerektiğini vurguladı. Bu tür kaçakçılığın, ülke ekonomisine büyük zararlar verdiği ve haksız rekabete yol açtığı biliniyor. Uzmanlar, bu denetimlerin artırılmasının yanı sıra, yasalar üzerindeki boşlukların da bir an önce kapatılması gerektiğini savunuyor.

Sonuç olarak, akaryakıt sektöründeki bu tür uyanıklıkların önlenmesi, hem devletin vergi kaybını azaltacak hem de tüketicilerin üzerinde büyük bir mali yük oluşturan fiyat artışlarını engelleyebilir. Ülke genelinde akaryakıt kaçakçılığına karşı verilen mücadele, hepimizin faydasına olacaktır!