Mersin'de Akdeniz Belediyesi'nde yaşanan gelişmeler, Türkiye'de siyasi gerginliğin tırmanmasına neden oldu. Eş Başkanlar Hoşyar Sarıyıldız ile Nuriye Arslan ve üç belediye meclis üyesinin, ‘terör soruşturması’ gerekçesiyle tutuklanmasının ardından, belediyeye kayyım atandı.

Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı, 10 Ocak’ta Sarıyıldız ve Arslan'ın da aralarında bulunduğu isimler hakkında, yanında bulundukları toplantılarda terör örgütü propagandası yapmak, silahlı terör örgütüne üye olmak ve terörizmin finansmanını önleme yasasına muhalefet iddialarıyla soruşturma başlattı. Şok edici bir biçimde, DEM Parti’li meclis üyeleri Özgür Çağlar, Neslihan Oruç, Yakup Daniş ve Hikmet Bakırhan da gözaltına alındı.

Savcılık tarafından tutuklanma talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen isimlerden Sarıyıldız, Arslan, Çağlar, Oruç ve Bakırhan tutuklanırken, Daniş adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Bu gelişmeler, Mersin’deki yerel siyaseti derinden sarstı.

İçişleri Bakanlığı, kayyım atanmasına ilişkin açıklamasında, “Mersin İli Akdeniz İlçe Belediye Başkanı Hoşyar Sarıyıldız’ın tutuklanmasının ardından geçici bir tedbir olarak İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırılmıştır” dedi.

Etkisi bu kadarla da sınırlı kalmadı. Akdeniz Kaymakamı Zeyit Şener, Mersin Valiliğince Akdeniz Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirildi. Bu durum, yerel yönetimler üzerinde merkezi otoritenin ne denli güçlü olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Belediye yönetimindeki bu değişiklikler, siyasi partiler arasında tartışmalara yol açtı. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da aralarında bulunduğu 47 kişi hakkında gözaltı kararı verilmesi ve siyasi figürlerin tepkileri, bu konunun daha fazla gündem olmasına yol açtı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, durumu protesto ederek, 'Bu gitmeden hiçbir şey değişmez' açıklamasında bulundu. Ayrıca, muhalefet partileri, halkın iradesinin yok sayıldığını ifade ederek, kayyım atamalarına karşı durduklarını belirttiler.

Ülkede kayyım atamaları ve bunların getirdiği gerginlikler, özellikle yerel yönetimlerde daha önce benzeri olaylardan kaynaklanan birikmiş rahatsızlıkları yeniden canlandırıyor. Barolar Birliği de bu uygulamalara tepki göstererek, 'Belediye başkanları göreve iade edilmeli' çağrısında bulundu.

Son olarak, Ahmet Türk’ün Mardin'deki barış çağrısının ardından, Türkiye'nin farklı bölgelerinde belediyelere kayyım atanması, kamuoyunda büyük bir infial yaratarak, yönetim sorunları ve siyasi istikrarsızlık kaygılarını derinleştiriyor. Türkiye’de siyasi iklimin nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.