
Antalya Neden Makao Olamadı?
2025-03-29
Yazar: Elif
Yatırımcılar çekilmekte zorlanıyor
Ali Koç’un da belirttiği gibi, bir ülkeye yatırım yaparken öngörülebilirlik son derece önemli. Hukuk sistemi düzgün çalışmayan ülkelerde yatırımcıları çekmek oldukça zorlaşıyor.
Belki hatırlarsınız, Türkiye'de bir dönem yasal kumar oynanması serbestti. Ancak, kumarhaneler kendilerine uygulanan kuralları ihlal edince işlerin rengi değişti. Popülist politikalar, kumarın yasaklanması çağrıları ile desteklenmeye başlandı.
Kamu otoriteleri, sorunları yönetmek yerine yasaklamaya yönelir oldu. O yıllarda Türkiye'de yasal kumarı denetlemekle görevli olanlar, görevlerini yerine getiremedikleri için kumarhaneler kapatıldı ve Türkiye önemli bir turizm gelir kaynağını kaybetti.
Steve Wynn, Turgut Özal döneminde Türkiye'nin Akdeniz kıyılarında kumarhane ve eğlence tesisleri açmayı planlamıştı. Ancak uzun uğraşlardan sonra kararını değiştirmek zorunda kaldı. Çünkü Türkiye'deki hukuk sistemi işlemiyordu. Sonuç olarak, Wynn yatırımlarını Makao Adası’na kaydırdı.
Makao, günümüzde Çin’e bağlı özel statüde bir şehir olarak otelleri, eğlence merkezleri, alışveriş olanakları ve kumarhaneleri ile Uzak Doğu'nun en büyük turizm merkezi haline gelmiş durumda. 33 kilometrekarelik bir adada 700 binden fazla kişi yaşıyor ve burası dünyanın en yoğun nüfusuna sahip yerlerinden biri.
Makao’nun kumar ve eğlence sektörü, Las Vegas’tan 7 kat daha büyük bir hacme ulaştı. Şehir, kişi başına düşen milli gelirde dünyanın en üst sıralarında yer alıyor. İnsani Gelişme Endeksi'nde ise 'gelişmiş' kategorisinde değerlendiriliyor.
Steve Wynn’in Türkiye macerası, ülkedeki hukuksuzlukların ve karışıklıkların nasıl devam ettiğini gösteren bir örnek. Türkiye, yasal sistemindeki değişkenlikler ve adaletsizliklerle, ekonomik açıdan da sürekli geride kalmaya devam etti. Hukuk devleti ilkesinin zayıf olduğu yerlerde ekonomik kalkınma sağlamak mümkün olmuyor.
Özellikle İstanbul’un dünya finans merkezi olma hayali, sadece fiziksel yapılar inşa etmekle sınırlı kaldı. İstanbul, hala yolsuzluklar ve adaletin sağlanamaması nedeniyle beklenen finans merkezi olma hedefine ulaşamadı.
Son yıllarda, Türkiye'nin algısı hızla negatif bir hal aldı. Global Financial Centers Index’te İstanbul, 2015 yılında 42. sıradayken, günümüzde 104. sıraya kadar geriledi. Bu gerilemenin sebepleri arasında, yolsuzlukların önlenememesi ve kanunların eşit olarak uygulanmaması gibi sorunlar önemli bir yer tutuyor.
Yatırımcıların güvenini kazanabilmek için güçlü bir hukuk sistemine ihtiyaç var. Ancak mevcut şartlar altında, şirketler yalnızca kurallara uygun davranmakla kalmıyor, aynı zamanda hukukun uygulanmadığı bir ortamda başarılı olmaya çalışıyorlar. Türkiye’nin, yatırım iklimini düzeltmek için köklü değişiklikler yapması gerekiyor. Aksi halde, Antalya veya başka bir bölgedeki potansiyeli değerlendirmek, hayalden öteye geçemeyecek.