Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), geçtiğimiz hafta piyasalardaki dalgalanmayı azaltmak amacıyla önemli tedbirler aldı. Gecelik borç verme faiz oranını şok edici bir şekilde %46 seviyesine yükseltirken, politika faizini %42.5’te sabit bıraktı. Ayrıca 1 hafta vadeli repo ihalelerine de bir süreliğine ara verdi.

Politika faizinin %42.5 olmasına rağmen, bankalarda mevduat faiz oranları bu seviyeyi aşarak %48’lere kadar yükseldi. Gecelik borç verme faizlerinin artmasıyla birlikte mevduat faizlerinin daha da yükselebileceği beklentisi hakim.

Bankalarda şu anda 1 milyon TL’lik mevduat ile 32 günlük net getiri, %48 faiz oranı ile 35.570 TL civarına ulaşıyor. Bu durum, yatırımcılar için cazip bir fırsat oluşturuyor. Ancak borsa tarafında geçtiğimiz hafta sert satışlar yaşanması, bu durumun yatırımcılar üzerinde yarattığı endişeyi artırdı.

Borsada meydana gelen bu dalgalanmalar, Sermaye Piyasası Kurumu'nun (SPK) şirketlerin yönetim kuruluna kendi hisselerini geri alabilme imkanı tanımasıyla birlikte yeni bir döneme girdi. Ancak, aniden gelen sert satışların panik yaratmaya yönelik organize bir hareket olduğu düşüncesi, piyasada sorgulanmaya başlandı. SPK’nın piyasayı dengelemek için yeni adımlar atma ihtimali de oldukça yüksek.

Mevduat faiz oranlarının bu düzeyde kalmasının nedenleri arasında, bankaların kısa vadeli mevduatlarını uzun vadeli yüksek faizli krediler olarak kullanmaya devam etmesi yer alıyor. Uzun dönemli kredi faizleri yüksek kalmaya devam ederken, bankalar mevduat faizlerini de yüksek seviyede tutarak dengesizlik yaratmamaya çalışıyor.

Piyasalardaki olağanüstü dalgalanma, döviz kurlarında belirsizlik yaratmamak adına bankaları TL'ye yönlendirebilir. Kısa vade TL sıkışıklığı gösterdiği için, bankalar daha cazip faiz oranları sunabiliyor. Bu dönemde, mevduat faizlerinin artış gösterip göstermeyeceği ise tamamen Merkez Bankası'nın atacağı adımlara ve piyasa koşullarına bağlı.

Son dönemde durum böyle devam ederse, faizlerin yükselme ihtimali artıyor. Ayrıca, 10/02/2027 vadeli devlet tahvilinin faiz oranının %37'lerden %44'lere çıkması, piyasalarda önemli bir gösterge haline geldi. Bu tür gelişmeler, bankaların kredi verme politikasını etkileyebilir. Ancak, piyasalarda tekrar bir normalleşme sağlanması durumunda, yatırımcılar daha fazla güven kazanacak ve mevduat faizleri de buna bağlı olarak şekillenecektir.

Borsa için ise 9000 puan seviyesi kritik bir destek noktası. Piyasa bu seviyenin altına düşmezse, teknik olarak hızlı bir toparlanma görülebilir. Ancak, siyasi arenada yaşanabilecek gerginlikler nedeniyle dalgalanmaların devam etme olasılığı da bulunmaktadır.