Bu yıl BM Genel Kurulu’nda bir şeyler farklı. Enerji sanki düşmüş gibi. Birçok sorun karşısında etkisiz kalan Birleşmiş Milletler (BM), küresel sorunlara adil çözümler üretemediği müddetçe, liderlerin katıldığı toplantıların anlamı giderek azalıyor.

Bu yılki ana tema "Kimseyi Geride Bırakmamak: Barış, Sürdürülebilir Kalkınma ve İnsan Onuru". Ancak, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in belirttiği gibi, “Bugünün küresel düzeni kimse için işlevsel değil!” ifadesi, BM’nin reform ihtiyacını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Türkiye'nin BM'deki etkinliği, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile daha da belirgin hale geliyor. Erdoğan, Türkiye’nin dünya gündeminde hak ettiği yeri alması için her fırsatı değerlendiriyor.

BM Genel Kurulu’nda en çok konuşma yapmak isteyen Brezilya, 1955’ten beri sırayla söz alıyor. Türkiye ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde, bu yıl 3. sırada konuşma hakkını elde ediyor. Erdoğan, uluslararası toplum nezdinde tutarlılık, kararlılık ve samimiyet ile tanınıyor.

Daha önceki konuşmalarında, BM’nin daha demokratik ve şeffaf olması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "Dünya barışının teminatı olan güçlü bir BM, insanlığın ortak yararıdır" demişti. Özellikle 2014 yılındaki konuşmasında “Dünya beşten büyüktür” ifadesiyle BM’de reform ihtiyacını büyük bir cesaretle dile getirmişti.

Erdoğan, bugün BM’de yaptığı konuşmada da, sistemin işlevselliğinin giderek azaldığını ve bunun insanların, özellikle de yoksulların aleyhine sonuçlar doğurduğunu vurguladı. "Giderek işlevsiz hale gelen BM sistemi, çatışma bölgelerindeki sivilleri korumak için daha etkin hale gelmelidir" dedi.

Ayrıca, Türkiye’nin uluslararası ilişkilerdeki aktif rolü ve küresel ekonomik iş birlikleri, toplantının önemli gündem maddelerinden biri. Türk iş dünyası, özellikle New York'ta geniş bir temsil ağlarına sahip olmayı sürdürerek, global yatırımcılara kapı aralıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ekonomi alanında yaptığı çalışmalar ve uluslararası yatırımcılara yönelik mesajları, Türkiye'nin dünya çapında ekonomik çıkarlarını koruma amacını taşıyor.

Bunun yanı sıra, New York’un sosyal ve kültürel çeşitliliği de dikkat çekici. Şehirdeki etkinlikler ve sosyal olaylar, küresel sorunların yanı sıra kültürel alışverişin ne denli önemli olduğunu gösteriyor. Mesela, New York'un ünlü 5. Cadde'sinde Donald Trump maskesiyle şov yapan bir performans sanatçısı, şehrin ne kadar hareketli ve renkli olduğunu gözler önüne seriyor.

BM Genel Kurulu'nun ardındaki dinamikler, sadece siyasi değil, ekonomik ve kültürel bir etkileşimi de beraberinde getiriyor. Türkiye’nin, global platformda daha etkili hale gelmesi için atacağı adımlar, dikkatle izleniyor.