19 Mart Çarşamba günü Şafak operasyonu ve polis ablukası ile gözaltına alınan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, 23 Mart Pazar günü tutuklandı. Bu olay, Türkiye'de büyük bir siyasi krize neden oldu. İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından ülke genelinde geniş çaplı protestolar düzenlendi. Başta Saraçhane olmak üzere birçok şehirde binlerce kişi, bu tutuklama kararını protesto etti.

Sosyal medyada hızla yayılan tepki ile birlikte, mitingler düzenlendi, boykot çağrılarına her yerden destek geldi. Türkiye'nin dört bir yanında hareketlilik sürüyor. Sanatçılar da bu süreçte duyarlılıklarını ortaya koymaya devam ediyor.

Ünlü şarkıcı Can Kazaz, bu boykot çağrılarına katıldığını duyurdu. Kazaz, "Boykot koşulları son bulana kadar; teklif gelmesi durumunda, TRT, Turkuvaz, Demirören, Doğuş gibi yandaş medya ve yayın organlarının sahnelerinde yer almamak dahil, hiçbir eserimin kullanılmasına izin vermeyeceğim" dedi.

Kazaz'ın bu kararı, sanat dünyasındaki birçok sanatçı tarafından destek gördü. Bu tutum, sanatın siyasete alet edilmemesi gerektiği görüşünü savunanlar için önemli bir sembol haline geldi. Öte yandan, boykotlar ve eylemler devam ederken, halk arasında dayanışma ve birlik duygusu da artıyor. Bu süreç, sanatçılar ve halk arasında güçlü bir bağ kurma potansiyeli taşıyor. Türkiye'deki sanat camiasının ve halkın ne gibi adımlar atacağı merakla bekleniyor.

Toplumda devam eden bu dalgalanmanın temelinde, özgürlük, adalet ve demokrasi talebi yatıyor. Önümüzdeki günlerde sürecin nasıl şekilleneceği ise büyük bir merak konusu.