Türkiye

Savcılık, mezardan çıkan kemiklerin DNA'sının Garipoğlu ailesi ile uyumlu olduğunu açıkladı. Bu gelişme, 15 yıl önce işlenen Münevver Karabulut cinayeti davasında yeni bir dönüm noktası oldu.

Haber Merkezi'ne ulaşan bilgilere göre, Cem Garipoğlu'nun annesi Tülay Garipoğlu, yaşanan sürecin acılarla dolu olduğunu belirterek, “İki taraf da ayrı ayrı acılarla kavruluyor. Bana acı değilse de, Nagihan Hanım’a (Münevver Karabulut'un annesi) lütfen acıyın” dedi. Bu sözler, olayın iki aile üzerindeki travmasını gözler önüne serdi.

Münevver Karabulut’un babası Süreyyâ Karabulut, avukatı aracılığıyla yaptığı açıklamada, Adli Tıp raporuna itiraz edeceklerini duyurdu. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, Garipoğlu’nun 2014 yılında intihar ettiği dönemde elde edilen DNA örneklerinin, Garipoğlu ailesi ile uyumlu olduğuna dair bir rapor yayınladı.

Karabulut ailesi, henüz inceleme yapamadıkları raporun içeriği hakkında bilgi aldıktan sonra, Adli Tıp nezdinde itirazda bulunacaklarını ve tekrar değerlendirilmek üzere üniversitelerden yeni rapor almalarını talep ettiklerini açıkladı. Süreyyâ Karabulut, eski eşinin ölümünden sonra adalet mücadelesinin sona ermediğini, kızının kanının yerde kalmaması için sonuna kadar mücadele edeceklerini vurguladı.

Ayrıca, Karabulut ailesi, Garipoğlu'na ait olduğu iddia edilen kemik parçaları üzerinde yaş tespiti yapılmasını ve mezar içerisindeki poşetlerde DNA ve parmak izi incelemesi yapılmasını talep etti. Bu gelişmeler, oldukça tartışmalı bir davanın henüz kapanmadığını ve yeni bilgiler ışığında tekrar sindirileceğini gösteriyor.

Münevver Karabulut cinayeti, Türkiye’nin en çok konuşulan cinayet davalarından biri olmaya devam ederken, sosyal medyada da olayla ilgili tartışmalar alevlenmiş durumda. Adaletin yerini bulması umuduyla, tüm gözler yeniden mahkeme sürecine çevrilmişken, tarafların yapacağı itirazlar davanın seyrini nasıl değiştirecek merak konusu.