Amerikan milyarder Elon Musk, modern savaş uçakları hakkında yaptığı eleştirilerle dikkatleri üzerine çekti. SpaceX'in sahibi Musk, F-35’lerin karmaşık sistemleri ve yüksek maliyetleri ile sorunlar yaşadığını belirtirken, insansız hava araçlarının (İHA) modern savaşın geleceği olduğunu savundu.

F-35'lerin Güvenilirlik Sorunları

Musk, X hesabında Bloomberg'in F-35'lerin güvenilirlik ve güvenlik sorunlarını detaylandıran bir raporunu alıntılayarak, F-35’in tasarımının yanlış hedefleme ve ihtiyaç belirlemesine dayandığını vurguladı. "Sonuç olarak bu uçak, yüksek maliyetli ve karmaşık bir sistem haline geldi," dedi.

Pilotların Güvenliği Tehdit Altında

Musk, insanlı savaş uçaklarının artık demode olduğunu ve yalnızca pilotların ölüm riskini artırdığını ifade etti. Bu, pilotların karşı karşıya kaldığı risklerin daha da arttığını gösteriyor.

F-35’in Performans Sorunları

ABD’nin Operasyonel Test ve Değerlendirme Müdürlüğü tarafından yayımlanan raporda, F-35’lerin 2023 yılında güvenilirlik ve bakım konularında ciddi sıkıntılar yaşadığı ve hedeflenen %65'lik görev hazırlık oranının altında kalarak yalnızca %51 performans gösterdiği belirtildi. Ayrıca, Hükümet Hesap Verebilirlik Ofisi'nin raporuna göre, F-35 filosunun maliyetinin 2018'de 1,1 trilyon dolarken, 2023'te 1,58 trilyon dolara yükseldiği vurgulandı.

Bayraktar KIZILELMA: Geleceğin Savaş Uçağı

Bununla beraber, Baykar tarafından geliştirilen Bayraktar KIZILELMA (MİUS) insansız muharip uçak sistemi, geleceğin savaş stratejilerine yön verecek şekilde tasarlandı. Hızla gelişen teknolojiye paralel olarak, insansız muharip jetlerin önemi artarken, KIZILELMA, agresif manevralarla hava-hava muharebeleri icra edebilecek yeteneklere sahip.

Kısa pistli gemilerden kalkış ve iniş yapabilen KIZILELMA, düşük radar kesiti ile savunma kuvvetlerine büyük avantaj sunmayı hedefliyor. Bayraktar KIZILELMA'nın, modern teknolojilerle donatılmış mühimmatları ile belirlenen hedeflere saldırı gerçekleştirme yeteneği, onu savaş alanında devrim niteliğinde bir araç haline getirebilir. Bu durum, kaotik savaş ortamlarında pilotların değil, insansız sistemlerin öncelikli olarak kullanılacağını gösteriyor.