Son dönemde TikTok'ta Maria Barberieri isimli güçlü bir kadın, sosyal medyayı etkileyen cesur bir eyleme imza attı. Eline bir makas alarak, "Amerika'dan vazgeçtim, güzellik ürünleri kullanmıyorum, erkeklerin beni istedikleri biçimde olmaktan vazgeçtim, çünkü belli ki bizi umursamıyorlar" dedi. Sonrasında saçlarını kesmeye başladı. Bu eylem, birçok kadının benzer şekilde kafalarını kazıtmasına ve toplumsal standartlara meydan okumasına ilham oldu.

Bu eylemin kökleri ise 2010 yılında Güney Kore'de kadının erkekler etrafında şekillenen yaşamını sorgulayan 4B hareketine dayanıyor. Bu hareket; kadınların evlilik (bihon), doğum (bichulsan), romantizm (biyeonae) ve cinsel ilişkilerden (bisekseu) uzak durmalarını ifade ediyor. Güney Kore'deki yaygın kadın düşmanlığı, gizli kameralarla yapılan yasadışı film çekimleri, cinsiyetler arası ücret farklılıkları ve ayrımcılık bu eylemin temel sebeplerinden bazılarıydı.

Güney Kore'de düşük doğum oranı, kadınların toplumsal baskılarla 'bebek yapma makinesi' olarak görülmelerine karşı çıkmalarıyla sonuçlanmıştı. 2018 yılına gelindiğinde, kadınlar seslerini daha fazla duyurabilmek için saçlarını kazıttıkları videolar paylaşmaya başladılar. Ancak 4B hareketinin etkisi, tam anlamıyla Amerika'ya ulaşmamıştı.

2023 yılının başlarına kadar hiç kimse bu hareketi ciddiye almadı. Ancak, ABD'deki seçimlerde kadın hakları üzerine yapılan referandum sırasında, kısıtlamaların artması kadınları bir kez daha harekete geçirdi. Aile planlaması ve üreme sağlığı konusundaki yasaklar, beklenmedik bir feminist hareketin ortaya çıkmasına yol açtı. Trump yönetiminin kısıtlayıcı politikaları, birçok erkeğin kadın düşmanı bir tutum sergilemesine neden oldu.

Seçilmiş Başkan Trump'ın cinsiyetçilik sicili ise oldukça tartışmalı. Kadın hakları konusunda nasıl konuşması gerektiğini bilmeyen Trump, cinsiyet ayrımcılığının yanı sıra, Harris gibi önemli kadın figürlere karşı kinayeli üsluplar kullanmayı tercih etti. Geçmişte de Hillary Clinton'a karşı kullandığı olumsuz ifadeler, Trump’ın kadınlara bakış açısını net bir şekilde gözler önüne serdi.

Tüm bu gelişmeler ışığında, 4B hareketinin sadece bir moda akımı değil, kadınların kendi seslerini duyurmak için birleştiği bir mücadele olduğunu belirtmek önemlidir. Kadınlar, sadece toplumun bizden beklediği belli kalıplara girmek istemediklerini ve hakları için savaşacaklarını açık bir biçimde ifade ediyorlar. Bu hareket, sadece cinsiyet eşitliğini savunmakla kalmayıp, kadınların toplumsal rollerini de yeniden tanımlamak için büyük bir adım taşıyor.