Aşağıda aktaracağım bilgilerin tamamını, üst düzey bir MOSSAD müdüründen ve halen görevde olan bir İranlı generalden aldım.

Bu iki kaynak, bölgedeki gelişmelere dair çok ilginç noktaları gündeme getiriyor. Özellikle, dün İsrail'den gelen haberlere göre, ‘Türkiye’nin bölgede artan etkisine karşı alınacak tedbirlerle ilgili toplantılar yapıldığı’ bilgisi dikkat çekici.

Bölgedeki durumu anlamak için istihbarat kaynaklarına büyük önem vermek gerektiği aşikar. Bugün, bu konuda bazı önemli bilgileri sizlerle paylaşacağım.

MOSSAD İstihbarat Daire Başkanlığı'ndan edindiğim bilgileri aktarmak istiyorum. Eski MOSSAD İstihbarat Daire Başkanı Zohar Palti ile görüşmem, oldukça kayda değerdi. Zohar Palti, uzun yıllar boyunca istihbarat alanında görev yapmış bir isim.

Palti, Arap Baharı, İbrahim Anlaşmaları, Suriye İç Savaşı ve İran’ın nükleer programını çok yakından takip etme fırsatı bulmuş biri. Şu anda İsrail’in istihbarat analizlerinde hala önemli bir figür olmaya devam ediyor.

Kendisiyle temasım konusunda merak ettiğiniz bazı noktaları açıklamak istiyorum. Bu bilgi, gizli saklı kanallardan edinilmiş değil. Zohar Palti'nin bilgileri, 7 Ocak’ta Nadav Perry adlı bir gazetecinin podcast yayını sırasında kamuya açık bir şekilde ortaya konmuştur.

Gelelim Palti’nin paylaştığı önemli noktalara. Hizbullah lideri Nasrallah'ın en büyük hatasının, İsrail’i tanıdığını sanması olduğunu belirtti. Bu durum, onun hayatına mal olmuş. İran, bölgedeki en önemli müttefikini kaybetmiştir.

Bölgedeki ‘şeytan cephesi’ olarak adlandırılan yapı, yıllarca süren bir çabanın ardından büyük ölçüde dağılmıştır. Suriye'deki Esad rejiminin düşmesi, İran’ın stratejik pozisyonunu zayıflatmıştır. Bu süreçte, İran’ın hava savunma sistemleri ciddi hasar görmüş ve Hizbullah’ın da gücü azalmıştır.

MOSSAD’dan gelen tehditler, sadece terörist gruplara değil, devlet yöneticilerine de uygulanabilecektir. Bu durum, bölgedeki dengeyi sarsan bir olumsuz etkiye sebep olabilir.

İsrail, lazerli savunma sistemine geçiş yapacağı müjdesini veren Palti, bu teknolojinin, İran’ın nükleer silah geliştirme çabalarına karşı nasıl bir yenilik getireceği konusunda endişelidir. Ayrıca, bölgedeki ‘isyan gruplarının’ yeni hedefinin Ürdün olabileceğine dikkat çekmiştir.

Erdoğan’ın Suriye’den kazandığı güç, orada yeni bir denge yaratabilir. BAE lideri MBZ'nin İsrail ile kurulmak istenen ilişkiler, güvenlikten ziyade yüksek teknoloji iş birlikleri üzerine yoğunlaşmaktadır. İlen, hava yollarının Tel Aviv ile olan bağlantılarını kesmesi dikkat çekicidir; ancak, bir takım hava yolları hala uçuşlarını sürdürmektedir.

MOSSAD müdüründen edindiğim bilgiler, Türkiye’nin Orta Doğu’daki etkisini artırmalarının, bölgedeki siyasi gelişmelerle nasıl örtüştüğünü göstermektedir. Bu durum, hem İsrail hem de Arap ülkeleri için önemli riskler taşıyor olabilir.

Bu yazının ana mesajı, hem İran’ın hem de Hizbullah’ın bölgedeki etkisinin ciddi şekilde azaldığıdır. Sayfalarda görüşülen pek çok bilgi, elbette ki kamuya açık bilgi olmasına rağmen, izlenmesi gereken ciddi stratejik bir durumu gözler önüne seriyor.