Dünya

Felç Geçiren Kadın, Uyanınca İtalyanca Konuşmaya Başladı! Hayatını Değiştiren O An...

2024-12-23

Yazar: Mustafa

58 yaşındaki İngiliz kadın Althia Bryden, yaşadığı felç sonrasında İngilizceyi İtalyan aksanıyla konuşmaya ve hiç bilmediği İtalyanca kelimeler söylemeye başladı. Eşinin ifadesine göre, Bryden, boynundaki karotis arterinin tıkanması sonucu felç geçirmişti ve bu durum onu tepkisiz bir halde bulmalarına neden oldu.

9 gün boyunca hastanede tedavi altında kalan Bryden, Temmuz ayında şahdamarının çıkarılması için yeniden ameliyat edildi. Ameliyat sonrası 3 ay boyunca konuşamayan Bryden, bu süreçte yaşadığı derin kaygılarla başa çıkmaya çalıştı. Üç ayın sonunda uyandığında İtalyanca kelimeler söylediği öğrenildi.

Uzmanlar, Bryden’ın durumunu nadir görülen bir ‘yabancı aksan sendromu’ olarak tanımladı. Bu sendrom, felç sonrasında bazı kişilerin tümüyle alışık olmadıkları, yabancı bir aksanla konuşmalarına neden olabiliyor.

Bryden, ameliyat sonrası rutin kontrol sırasında verdiği tepkilerle doktorlarını ve hemşirelerini şaşkına çevirdi. Kendi ses tonunu bile tanıyamadığını söyleyen Bryden, zamanla İtalyan aksanıyla daha fazla kelime söylemeye başladığını belirtti. Durumu, doktorlar tarafından "tıbbi bir mucize" olarak değerlendirildi.

Yaşadığı bu durumu çevresine anlatmanın zorluklarından bahseden Bryden, eski sesine bir an önce kavuşmayı umduğunu dile getirerek, 'Bu yabancı aksanla kendimi ben gibi hissetmiyorum. Düşünürken bile kafamın içinde o aksanı duyabiliyorum,' ifadelerini kullandı.

Bryden’ın hikayesi, tıbbın her zaman beklenmedik mucizelerle dolu olduğunu gösteriyor. Felç geçirdikten sonra tamamen farklı bir dil becerisi kazanması, hem sağlık alanında hem de psikolojik açıdan birçok soru işareti yaratıyor. Uzmanlar, bu tür sendromların bilimsel açıdan tam olarak anlaşılamadığını vurgularken, Bryden’ın durumu tıp camiasında merak uyandırmaya devam ediyor. Acaba bu durum başka hastalar üzerinde nasıl bir etki yaratacak? Bryden’ın bambaşka bir dil becerisi kazanması, yoksa aslında herkesin içinde gizli kalan yeteneklerin dışa vurumu mu?