Teknoloji

Google’ın yanıtlamadığı soru: Algoritmaların ötesinde dijital telif yasası mı var?

2024-12-16

Yazar: Ayşe

Son zamanlarda, bağımsız medya organlarının karşılaştığı büyük trafik kayıpları, özellikle Google kaynaklı olanların ardından geniş bir tartışmayı ateşledi. Ekim ortasında yaşanan %80-90 oranındaki trafik kaybından sonra, kasımda bir miktar toparlanma yaşansa da, bu kayıplar hala eski seviyelerin oldukça altında. Hatta son veriler, yine yeni bir negatif dalganın yaşandığını göstermekte. Medya açısından bakıldığında, bu durum bir 'ölüm' anı değil, daha çok ölüm-sıtma ikilemi şeklinde evrildi.

Tüm bu süreçte Google cephesinden tatmin edici bir açıklama gelmemesi, bağımsız medya organlarının yaşadığı sorunların derinleşmesine neden oldu. SEO uzmanlarının yorumları kafa karıştırıcı bir etki yaratırken, sorunun kaynağının Google’daki algoritma değişiklikleri ile ilgili olabileceği gibi, aynı zamanda dijital telif yasası konusuyla da ilişkili olabileceği gündeme geldi. Ancak, bu sorunun sebebini anlayabilme girişimlerimiz sonuçsuz kaldı.

Konuya dair farklı spekülasyonlar da gündeme geldi; bazıları, Eylül ayında yapılan algoritma güncellemesinin ardından yaşanan trafik kayıplarının, aslında Meclis'teki dijital telif yasası tartışmaları ile bağlantılı olduğuna inanıyor. Bu yasaların gerçekten de medya organlarının Google ekosistemindeki görünürlüğünü değiştirmeye yönelik bir ön deneme olup olmadığı merak ediliyor.

BirGün olarak, Google’a bazı kritik sorular yönlendirmeye karar verdik. Sorularımız arasında, bu kayıpların algoritma güncellemesi ile bir bağlantısının olup olmadığı ve eğer öyleyse, neden kayıpların etkilerinin ancak Ekım ayında hissedildiği yer aldı. Ayrıca, trafik kayıplarının başka bir kaynağı olup olmadığını ve Google’ın Keşfet ve Haberler araçlarındaki sıralama kriterlerini sormak da önemliydi.

Google Türkiye'nin Medya Direktörlüğü'nden yanıt beklerken, aldığımız cevap, "Sorular için çok teşekkür ederiz. Ancak çalışmaya dahil olamayacağımız bilgisini paylaşmak isteriz." şeklinde oldu. Bu tür bir yanıt, Türkiye koşullarında gazeteciliğin ne kadar zor olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Dünya genelinde telif yasaları üzerine süregelen tartışmalar ve Google’ın bu konuda sessiz kalması, bizleri daha da şüpheci hale getiriyor. Bu durum, bağımsız medya organlarının haklarını savunma mekanizmalarının eksikliğinin yanı sıra, dijital alandaki reflekslerin yetersizliğini de gözler önüne seriyor. Medya kuruluşlarının dijital alanda yaşadığı zorlukların dikkate alınmaması, Türkiye'deki mevcut medya yapısının yeniden şekillendirilmesine gidebilir.

Dışarıdan bakıldığında, Google gibi büyük bir şirketin, kendi çıkarları doğrultusunda hareket ederek bağımsız medya organlarının dijital kaynaklarına erişimini sınırlandırabileceği düşüncesi, tehlikeli bir durumun habercisi. Bağımsız medya organlarının yaşadığı zorluklar, sadece teknik bir mesele değil, aynı zamanda toplumsal bir sorun. Gelişmeler sonucunda, yeni bir gazetecilik işsizlik dalgası ve medya sektöründe büyük bir tıkanma yaşanabilir. 2010’larda yaşanan medya müdaheleleri ile benzer bir tektipleşme süreci, dijital alanda da meydana gelebilir. Tehlikenin farkında mıyız?