ABD'de açıklanan güçlü enflasyon verileri, Federal Reserve (Fed) yetkilileri arasında büyük bir tartışma yarattı. Enflasyonun Eylül ayındaki beklenenden yüksek çıkması, Fed politikaları üzerinde önemli değişiklikler yaratabilir.

Fed'in üç önemli yetkilisi, Eylül ayı boyunca ortaya çıkan enflasyon verileri ışığında, faiz oranlarıyla ilgili birbirine zıt görüşler belirtti. New York Fed Başkanı John Williams, Eylülde gelen enflasyon verisinin tahminlerin üzerinde çıkmasına rağmen, Fed'in faiz oranlarını indirmeye devam edebileceğini vurguladı. Ancak, bir başka Fed üyesi, yaklaşan toplantıda faiz değişikliğine gitmeyi düşünmediğini açıkladı.

Williams, “Aydan aya farklılıklar olsa da, enflasyon genel olarak dengeli bir seyir izliyor. Umarım bu durum devam eder” dedi. Ayrıca, para politikasında bir denge sağlamak için daha nötr bir ortama geçiş sürecinin uygun olduğunu ekledi.

Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee ise, 12-18 aylık bir süreçte enflasyonun genel olarak aşağıya doğru bir eğilim gösterdiğini ifade etti. Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin da bu noktada enflasyonun “kesinlikle doğru yönde ilerlediğine” dair açıklamalarda bulundu.

Ancak, Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic, diğer yetkililerden farklı bir bakış açısı sundu. Wall Street Journal’a demeç veren Bostic, Eylül ayındaki projeksiyonlarda bu yıl için sadece bir çeyrek puan ek indirim çağrısında bulunulduğunu belirtti. “Eğer veriler uygun olursa, bir toplantıyı atlama konusunda tamamen rahatım” dedi.

ABD'de açıklanan güçlü tarım dışı istihdam verilerinin ardından, Eylül ayı tüketici enflasyonu rakamlarının da beklentilerin üzerinde gelmesi, piyasaları derinden etkiledi. Wolfe Research Başekonomisti Stephanie Roth, bu gelişmenin bazı Fed yetkililerinin indirim kararlarına ara vermeyi düşünmesine yol açabileceğini ifade etti.

Piyasalarda yaşanan bu dalgalanmalar, yatırımcılar arasında endişeleri artırmış durumda. Fed'in alacağı yeni kararlar büyük bir merakla bekleniyor. Söz konusu enflasyon verileri, sadece iç piyasaları değil, dünya genelinde ekonomiyi yakından etkileyebilecek bir boyuta ulaşıyor. Önümüzdeki günlerde yapılacak toplantıların sonuçları, küresel ekonomi için belirleyici olabilir.