Savaşın doğasının giderek değiştiği Suriye'de, radikal İslamcı örgüt Heyet Tahrir Şam (HTŞ) Halep ve İdlib bölgelerinde 24 yeni köy ve noktayı denetimine aldı. Özellikle Rusya'nın hava saldırılarıyla bölgedeki çatışmaların daha da alevlendiği belirtiliyor.

Beşar Esad yönetimiyle çatışan HTŞ, geçtiğimiz gün Halep'in batısında 32 noktayı ele geçirmişti. Halep ve İdlib'deki çatışmalar sürerken, örgüt bugüne kadar toplamda 400 kilometrekarelik bir alanın kontrolünü sağladı. Özellikle stratejik öneme sahip Kefer Halep gibi noktaların kontrolü de HTŞ'nin eline geçti.

Suriye ordusu ise HTŞ'nin karadan karaya atış yapan silahlarla düzenlediği saldırılara karşılık veriyor. Durum, İdlib'in doğusunda da kötüleşiyor. Burada, HTŞ'ye bağlı grupların altı köyü daha ele geçirdiği bildiriliyor.

Rusya'nın Hava Saldırısı ile Can Kaybı

Dün gerçekleştirilen hava saldırılarında, Rus savaş uçakları Halep'in batısındaki Daret İzze ve Etarib ilçelerini hedef aldı. Saldırıda en az 12 sivilin hayatını kaybettiği, 30'dan fazla kişinin de yaralandığı iddia ediliyor. Bu durum, sivil kayıpların arttığı bir dönemde gerçekleşti.

HTŞ Nedir?

Suriye'deki çatışmalarda önemli bir aktör olan HTŞ, Türkiye sınırındaki İdlib bölgesinde Esad karşıtı silahlı cihatçi grupların elinde kalan son kalelerden bir tanesi. 2015 yılında Şam yönetiminin kontrolü kaybetmesinden bu yana pek çok muhalif grup mücadele etti, fakat bugün HTŞ bu bölgenin hâkimiyetini elinde tutuyor.

HTŞ, eski ismi olan Nusra Cephesi'yle ilişkilendirilmekten uzaklaşmaya çalışıyor olsa da, Birleşmiş Milletler (BM), ABD ve Türkiye, bu örgütün El Kaide ile bağlarının sürdüğünü düşünüyor. HTŞ, hiçbir dış güçle bağlantısının olmadığını ve küresel cihat hedeflerinin bulunmadığını iddia ediyor, ancak bu iddialar birçok ülke tarafından şüpheyle karşılanıyor.

Savaşın Geleceği

Suriye'deki çatışma dinamikleri YPG, Rusya ve İran gibi aktörlerin müdahil olduğu çok boyutlu bir savaş alanına dönüştü. Türkiye destekli silahlı grupların büyük bir kısmının İdlib'den çekilmesiyle HTŞ'nin bu bölgedeki etkisi artarken, Rusya ve İran'ın desteklediği Esad güçleriyle olan karşıtlık da sürmekte.

2023 yılı itibarıyla, HTŞ'nin elinde tuttuğu bölgelerdeki sivil nüfusun güvenliği giderek tehdit altında. İdlib'de süregiden çatışmalar ve insani durum, dünya çapında dikkat çeken bir kriz haline özelleşiyor. Savaşın gidişatında üst düzey müzakerelere ihtiyaç olduğu görüşü ağırlık kazanıyor. Bunun yanında Türkiye'nin olaylardaki rolü ve stratejileri de daha fazla tartışılmaya başlanıyor.