Ateşkesi hiçe sayan İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne yönelik yeni ve geniş çaplı hava saldırılarına başladığını duyurdu. 35’ten fazla hava saldırısının gerçekleştirildiği bildiriliyor.

Son saldırılar sonucunda, aralarında çok sayıda çocuğun da bulunduğu 200'den fazla Filistinli hayatını kaybetti, yaralı sayısı ise hızla artıyor. Bu durum, bölgede kriz durumunu daha da derinleştiriyor ve uluslararası toplumun tepkisini çekiyor.

İsrail Ordusu İç Cephe Komutanlığı, Gazze çevresindeki okullarda eğitime ara verildiğini ve çiftçilerin sınıra yakın alanlarda çalışmasına izin verilmeyeceğini açıkladı. Bu durum, bölgedeki insani krizin boyutlarını artırıyor.

Hamas, yaptığı yazılı açıklamada, 19 Ocak'ta gerçekleştirilen ateşkes anlaşmasının bozulduğunu ve İsrail hükümetinin Gazze'ye savaş açtığını belirtti. Açıklamada, "Gazze'ye ve savunmasız Filistinli halka karşı haince saldırıların sonuçlarından Netanyahu'yu ve Siyonist işgalcileri sorumlu tutuyoruz" ifadesi yer aldı.

Hamas'ın açıklamasında, Netanyahu ve radikal hükümetinin ateşkes anlaşmasına darbe yapma kararı alarak Gazze'deki esirlerin hayatını tehlikeye attığı vurgulandı. Arabuluculardan, bu duruma müdahale etmeleri ve Netanyahu'yu sorumlu tutmaları istendi.

Bölgedeki gerilimin artmasıyla birlikte, Arap ülkeleri ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Filistin halkıyla dayanışma göstererek Gazze'ye yönelik ambargoyu kaldırmaları çağrısı yapıldı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin acil toplanması talep edildi.

Hamas, BMGK'nin 2735 sayılı kararına atıfta bulunarak, Gazze'de ateşkesin sürmesi ve İsrail güçlerinin geri çekilmesi talebinde bulundu.

Beyaz Saray, soykırım potansiyeli taşıyan bu saldırıların başlamasından önce İsrail ile temas halinde olduklarını duyurdu. Olayların önceden öngörülmesi, uluslararası güvenlik politikaları açısından önemli bir tartışma konusu haline geliyor.

Hamas'ın üst düzey güvenlik yetkilisi Mahmud Ebu Vafta, düzenlenen saldırılarda can kaybının arttığını ve bu durumun Filistin halkı için büyük bir trajedi oluşturduğunu belirtti.

Bu şok edici gelişmeler, dünya genelinde tepkiler yer bulurken, insani yardım kuruluşlarının bölgeye girişi için acil önlemler alınması gerektiği yönünde çağrılar artmaktadır. Güçlü uluslararası toplum, sorunu çözmek için acil adımlar atmazsa, Gazze'deki insani krizin daha da derinleşeceği endişeleri var.