Dünya

İsrail'in Gizli Operasyonları: Gerçekler ve Sırrın Perdesi

2024-09-26

Yazar: Ayşe

İsrail'in ulusal haber alma örgütü MİT, yurt içinde ve dışında birçok operasyon yürütüyor. Ancak bu operasyonların detayları, gerektiğinde kamuoyuna açıklanırken bazı ülkelerdeki gibi şeffaf bir yapı bulunmuyor. Özellikle geçtiğimiz aylarda İsrail'in Hizbullah'a yönelik düzenlediği bir operasyonun detayları, bazı siyasiler ve medya kanalları aracılığıyla kamuoyuna yansıtıldı. Ancak dikkat çeken nokta, bu tür bilgilerin sadece belirli ülke ve gruplar için geçerli olmasıdır.

İsrail'de iktidara muhalif olan politikacıların, hükümetin gizli operasyonlarına dair bilgileri açıklamaktan çekinmeyişi, dikkat çekici bir durum. Diğer ülkeler, özellikle ABD, İngiltere ve Rusya'da bu tür operasyonlarla ilgili bilgiler genellikle açıkça belirtilirken, İsrail'de hükümetin gizli askeri stratejileri hakkında kamuoyunun bilgilendirmesi oldukça sınırlı. Bu durum, İsrail'deki siyasi yapı ve medyadaki sessizlikle bağlantılı olabilir.

Halkının dini inançlarının çeşitliliği ve ülkedeki siyasi yelpazenin genişliği, bu durumu sorgulamamıza neden oluyor. Daha önce ateizm ve deizmden, Siyonist olmayan Yahudilere kadar çeşitli inançlara sahip İsraillilerin varlığı, toplumun karmaşıklığını gösteriyor. Ancak görünen o ki, bu çeşitlilik bile bazı askeri operasyonların örtbas edilmesine engel olamıyor. Hizbullah’ın, İsrail’i yok etmek üzere kurulduğu söylenirken, Hamas ve diğer Filistin gruplarının iki devletli çözüm önerisini desteklemesi gibi durumlar, bölgedeki dinamiklerin karmaşıklığını artırıyor.

İsrail'in, çeşitli ülkelerdeki paravan şirketler üzerinden gizli askeri teçhizat satın alması ve bu teçhizatların sivil halka ulaşması, büyük endişe yaratıyor. Bu noktada, bir devletin kendi halkını koruma amacıyla aldığı tedbirlerin, son derece tehlikeli sonuçlar doğurabileceği gerçeği unutulmamalı. Üstelik, bu tür cihazların eline geçen sivillerin, savaş aracı olarak kullanma riski, askeri ve siyasal otoritelerin daha dikkatli davranmasını gerektiriyor.

Ancak operasyona dair her şey gizli tutulduğunda, kamuoyunun bu durumdan haberdar olmaması ve gerekli önlemlerin alınmaması, büyük bir tehlike yaratıyor. Bir hükümet, kendi topraklarında oluşabilecek olası bir tehdidin önüne geçmek için ne gibi tedbirler alması gerektiğini düşünmeli; bu bağlamda, geçmiş ülkelerin deneyimlerinden ders çıkarmalıdır.

Efsanevi bir İngiliz sözüne atıfta bulunursak, "Boşboğazlar gemiyi batırır." Bu, herhangi bir ulusun güvenliği için geçerli bir uyarıdır. Toplum içindeki birliğin ve dayanışmanın güçlendirilmesi, milli güvenlik açısından hayati önem taşımaktadır. Uluslararası ilişkilerin ve askeri stratejilerin karmaşıklığı içinde, her bireyin ve her kurumun kendi sorumluluğunu bilmesi gerekiyor.