İzmir'de son günlerde artan deprem endişeleri, Valisi Dr. Süleyman Elban’ın son açıklamalarıyla yeniden gün yüzüne çıktı. Elban, mevcut yapısal stokun 30 Ekim 2020'de meydana gelen depreme göre daha büyük bir fay hattı üzerinde bulunması halinde, yıkıcı sonuçlara yol açabileceğini dile getirdi.

13 Ekim Dünya Afet Risklerinin Azaltılması Günü kapsamında gerçekleştirdiği basın toplantısında, İzmir’in afetlere karşı hazırlık durumunu detaylı olarak aktaran Vali Elban, İL Afet Risk Azaltma Planı’nın (İRAP) 2024'te yürürlüğe gireceğini açıkladı. "Planımızda deprem, tsunami, toprak kaymaları, sel, su baskınları ve endüstriyel kazalar gibi pek çok tehlikeyle ilgili 23 hedef ve 218 eylem belirledik. Afetlere hazırlık için yapılan her 1 liralık yatırım, 7-10 lira zarardan kaçınmamıza yardımcı olabilir" ifadelerini kullandı.

Kentteki sağlık hizmetleriyle ilgili de konuşan Vali Elban, muhtemel bir deprem durumunda hastanelerin yoğun bakım kapasitelerinin ihtiyacı karşılayabilecek düzeyde olduğunu belirtti. "Şehir hastanemizin devreye girmesiyle beraber yatak kapasitemiz, ihtiyaçlarımıza uygun ve hatta fazlasıyla yeterli duruma geldi" dedi.

Ancak, mevcut yapı stokunun durumu hakkında endişeler devam ediyor. Elban, İzmir'de olası bir depremde yapılacak olan hazırlıkların yeterince ciddiye alınmaması durumunda ciddi sonuçlarla yüzleşebileceğimize dikkat çekti. "Fay hatlarının durumunu biliyoruz, ama ne zaman ve ne büyüklükte bir deprem olacağını tahmin edemeyiz. Bu nedenle afet senaryoları ve hazırlıklarımızı sürekli güncel tutmalıyız" diye ekledi.

Son olarak, İzmir'deki yapıların deprem yönetmeliklerine uygun olmadığını vurgulayan uzmanlar, bu sorunun giderilmesi için acil çözümler geliştirilmesi gerektiğini belirtiyor. Sağlıklı bir şehir yaşamı için deprem dayanıklılığının artırılması, sadece hükümetin değil, aynı zamanda tüm vatandaşların sorumluluğunda. İzmir’i, felaketlere karşı daha dirençli hale getirmek için herkesin taşın altına elini sokması şart!