Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr – Dünya, geliştirdiği teknolojilerle sürekli değişim yaşıyor. Ancak bazı keşifler, kaza sonucu ortaya çıkıyor ve bu buluşlar, tarihsel açıdan büyük bir etki yaratabiliyor. Özellikle enerji alanında, çevreye zarar veren çıkışlara alternatif olabilecek yeni kaynaklar sayesinde enerjinin geleceği potansiyel olarak değişebilir. Bizleri fevkalade bir buluşun eşiğinde bekliyor olabilir. İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik-Elektronik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Kocaarslan, bu konuda önemli açıklamalarda bulundu.

KAZA SONUCU KEŞFİP EDİLEN GÜCÜN GİZEMİ

Kaza ile keşfedilen ve enerji alanında devrim yaratması beklenen bu buluş aslında silisyum bazlı kumtaşlarıyla ilgili. Geçmişte silikon üretimi sırasında yaşanan bir aksaklık, yeni ve farklı bir kimyasal tepkimenin ortaya çıkmasına neden olarak sürecin seyrini değiştirdi. Silikon, dünya üzerindeki en bol maddelerden biridir ve özellikle kuvars kumunun zenginliği bu konuda belirleyici bir rol oynar.

Prof. Dr. Kocaarslan, ‘Silikon doğada bol bulunan ve dünyanın kabuğunda oksijenden sonra en yaygın ikinci elementtir. Enerji sektöründe, silisyum bazlı teknolojilerde kum kritik öneme sahip. Yüksek sıcaklıklarda işleme tabi tutulan kuvars kumu, enerji üretiminin yanı sıra çevresel açıdan da sürdürülebilirliği sağlar’ dedi.

GÜNEŞ ENERJİSİYLE KUM BATARYALARI

Kumların enerji depolama konusundaki potansiyeli, Birleşik Arap Emirlikleri'nde test edilen projelerde daha da belirgin hale geliyor. Masdar Enstitüsü'nde yürütülen ‘Sandstock’ projesi, kumun termal enerji depolama yeteneğini ortaya koyarak maliyetleri düşürmeyi ve yerel kaynakları kullanmayı hedefliyor. Kum bataryaları, güneş enerjisi santrallerinde ısıyı depolayarak, sürdürülebilir enerji çözümleri sağlıyor.

TÜM DÜNYANIN YENİ ENERJİ YAKLAŞIMI

Kum bataryalarının sağladığı avantajlar bir yana, bu yöntemlerin çevresel etkileri dikkatle göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin, arazilerin aşırı kum alımı ve bunun çevresel etkileri, yerel ekosistemler üzerinde olumsuz sonuçlara yol açabilir. Prof. Dr. Kocaarslan, bu potansiyel sorunlar konusunda uyarıyor: ‘Kum bataryaları, karbon emisyonlarının düşürülmesine büyük katkı sağlasa da, kumun kullanılabilirliği ve ele geçirilme biçimleri dikkatlice yönetilmelidir.’

SONUÇ VE GELECEK VİZYONU

Sonuç olarak, kumdan enerji üretimi ve depolanması, yenilenebilir enerji sistemlerinin yaygınlaşmasında kritik bir rol oynayabilir. Ancak bu yöntemlerin uygulanabilirliği ve sürdürülebilirliği için tüm yönleriyle ele alınması gerekiyor. Kumun bu süreçlerdeki kullanımı, enerji geçişinin anahtarlarından biri olma potansiyeline sahip. Kum ile enerji üretimi, çevresel etkilerinin yanı sıra, yeni teknolojilerin geliştirilmesi için de önemli bir fırsat sunuyor. Ancak bu, dikkatli bir şekilde yönetilmeli ve denge sağlanmalıdır. Aksi takdirde, uzun vadeli çıkarlar yerine kısa vadeli kazançlar uğruna çevresel tahribatlarla karşılaşılabilir.