Bu yıl gösterge endeks yaklaşık %28'lik bir artış gösterdi ve 2019'dan bu yana en iyi yıllık performansına doğru ilerlemekte. Çarşamba günü açıklanacak olan tüketici fiyat endeksi, politika yapıcılar için 18 Aralık'taki toplantı öncesinde enflasyonun seyrine dair önemli bir bilgi sunacak. Öte yandan, ABD vadeli endeksleri hafif negatif bölgede kalmaya devam ediyor.

Asya borsalarında ise, Çin’in 2025 yılına dair güçlü teşvik sinyalleri vermesiyle birlikte yükselişler gözlemleniyor. Çin’in hisse senedi göstergesi, kazanımlarının bir kısmını geri vermeden önce açılışta %3,3 oranında yükseldi. Güney Kore ve Japonya'daki hisse senetleri de kazançlar elde ederken, Avustralya borsası düştü.

Bir raporda, “Gümrük tarifeleri ve vergi indirimlerinin etkileri belirsizliğini korurken, temel görüş enflasyonun ‘çok yüksek’ olduğu, reel GSYH büyümesinin güçlü olduğu ve işgücü piyasasının tam istihdama yakın olduğu göz önüne alındığında, bunların para politikasına yönelik genişletici bir yaklaşım ile çeliştiği yönünde” ifadelere yer verildi.

Pacific Investment Management Co. (Pimco) ise artan ABD açıklıkları ışığında uzun vadeli Hazine tahvilleri almak konusunda “daha az eğilimli” olduğunu açıkladı. Yöneticiler Marc Seidner ve Pramol Dhawan, pazartesi günü yayımlanan bir makalede, “daha uzun vadeli tahvillerde pozisyon azalttıklarını” ve kısa ile orta vadeli Hazine tahvillerini tercih ettiklerini belirttiler.

Küresel piyasalarda Fed'in alacağı kararların etkileri her geçen gün daha fazla hissediliyor. Ekonomistlerin dikkatle izlediği bu süreç, yatırımcıların risk alma iştahını arttırabilir. Eğer Fed, enflasyonu kontrol altına almak için agresif bir duruş sergilemezse, piyasalardaki bu olumlu hava devam edebilir. Ancak, enflasyonda görülen artış ve güçlenen işgücü piyasası, piyasalarda dalgalanmalara neden olabilir. Özellikle, yatırımcılar için hangi varlık sınıfının daha fazla kazanç sağlayacağı sorusu gündemde.