Emsal Karar Sadece Türkiye’de Değil, Dünya Genelinde Uygulama İhtimaliyle Gündemde!

Çekmeköy Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuran Hazıroğlu, garantisi dolmuş bir televizyonun değiştirilmesi için verdiği başvuruya olumsuz yanıt aldı. Ancak, yılmadan konuyu İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesi’ne taşıdı. Dava dilekçesinde, 6502 sayılı Tüketici Koruma Kanunu’na atıfta bulunarak, televizyonun 10 yıllık kullanıma sahip olduğunun ve dolayısıyla ayıpsız bir ürünle değiştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Satıcı firma, garanti süresinin dolmasının ardından yalnızca kurulum hizmeti sunduklarını ve onarım ya da değişim taleplerini kabul etmediklerini belirterek davanın reddedilmesini talep etti. Ancak mahkeme, geçtiğimiz ay aldığı kararla, Özer Hazıroğlu’nu haklı bularak televizyonun ayıpsız bir şekilde değiştirilmesine onay verdi. Mahkeme kararında, Tüketici Koruma Kanunu’nda tanımlanan mal kullanım ömürlerine dikkat çekildi.

Avukat Damlanur Kaya Uler, aldığı kararın tüketici hakları açısından emsal niteliği taşıdığını ifade ederek, '6502 sayılı Tüketici Koruma Kanunu’nun ek listesi, elektronik cihazlar için belirlenen kullanım ömürlerini içeriyor. Televizyonlar için bu süre 10 yıl olarak belirlenmiş. Aynı standart buzdolabı ve çamaşır makineleri için de geçerli. Yani, sinema televizyonları 7 yıl, radyolar ise sadece 5 yıl dayanıyor. Bu bilgilerle tüketiciler, ürünlerinin ne kadar süreyle kullanılabileceğini öğrenebilir ve gerektiğinde ayıplı ürünler için değiştirme talep edebilirler. Unutulmamalıdır ki, elinizde olmayan nedenler yüzünden ürünler arızalanabilir!' dedi.

Bu kararın ardından, birçok tüketici hakları savunucusu, benzer durumlarda haklarını aramak konusunda cesaret bulacağını düşünüyor. Özellikle garanti süresi dolmuş olsa dahi, kullanıcıların ürünlerinin kalitesizliği ya da arızası durumunda haklarını talep etmeleri gerektiği konusunda önemli bir farkındalık oluşturacak.

Türkiye'de ilk kez yaşanan bu durum, tüketici hakları alanında bir dönüm noktası olabilir. Diğer ülkelerde benzer uygulamaların nasıl gerçekleştirildiği ise merak konusu. Devletlerin, tüketicileri koruma konusunda daha etkin rol alması gerektiği yönünde çağrılar artarken, bu mahkeme kararı, diğer tüketicilerin de haklarını talep etmesi için bir örnek teşkil ediyor.