Bilim

MIT Doktora Öğrencisi Yapay Zeka Araştırmasıyla İş Gücünü Sarsıyor!

2024-12-31

Yazar: Ahmet

Massachusetts Institute of Technology (MIT) doktora öğrencisi Aidan Toner-Rodgers, yapay zeka üzerindeki araştırmasıyla dikkatleri üzerine çekti. Çalışmasında, yapay zeka teknolojilerinin iş gücüne olan etkilerini kapsamlı bir şekilde ele aldı.

Toner-Rodgers, yapay zekanın iş dünyasında getirebileceği değişiklikleri anlamak üzere bir çok önemli veriyi toplayarak analiz etti. 2024 Nobel Ekonomi ödülü sahibi MIT profesörü Daron Acemoğlu, araştırmanın sonuçlarının gelir eşitsizliği üzerindeki olumsuz etkilerini artırabileceğini öne sürdü. Ancak Acemoğlu’nun yakın arkadaşı ve meslektaşı David Autor, yapay zekaya karşı daha olumlu bir bakış açısı sergileyerek değişen dinamiklerin iş gücünden nasıl faydalar sağlayabileceği konusunda umut verdi.

Toner-Rodgers'ın yaptığı araştırma, laboratuvar ortamında gerçekleştirilmiş ve 1018 bilim insanına sunulan bir yapay zeka aracının kullanımı üzerine inşa edilmiştir. Bu süreçte, araştırmacılar belirli özellikleri tanımlayarak yapay zekadan bu özelliklere uygun malzeme tarifleri almayı başardılar. Sonuçlar oldukça etkileyici: Araştırmacılar, yapay zeka araçlarının kullanılması sayesinde yeni malzeme keşiflerinde yüzde 44 artış, patent başvurularında ise yüzde 39 artış yaşadılar. Prototiplerde de ortalama yüzde 17'lik bir yükseliş gözlemlendi.

Acemoğlu, bu verimlilik artışını şöyle yorumladı: “Laboratuvar içindeki bu belirgin üretkenlik artışı benim için biraz şaşırtıcıydı. Eğer bu bulgular ekonomi geneline yayılırsa, daha önce yaptığım kötümser tahminlerle çelişebilir.” Ancak Acemoğlu, laboratuvardaki yapay zeka aracının, geniş çapta kullanılan dil modelleri gibi olmadığını ve özgül hedefler için tasarlandığını da belirtti.

Yapay zeka teknolojilerinin üretkenliği artırdığı açık. Araştırmaya katılan bilim insanlarının büyük bir kısmı ise kullandıkları yapay zeka araçlarından memnun kaldıklarını belirtmesine rağmen, çalışma sırasında kendi yaratıcılıklarını kaybettiklerini hissettiler. %82’lik bir kesim, yapay zeka kullanımının çalışma memnuniyetlerini olumsuz etkilediğini düşündüklerini ifade etti. Bir bilim insanı, “Eğitimimin büyük bir kısmının artık değersiz olduğunu hissetmeden edemiyorum,” dedi.

Toner-Rodgers, “Süreçte yaratıcı unsurların otomatikleştirilmesi insanların kalıcı olarak mutsuz olmasına neden olabilir,” şeklinde önemli bir noktaya değindi. Araştırma, yapay zekanın iş gücünü dönüştürme potansiyelinin yanı sıra meslek grupları arasında var olan eşitsizlikleri artırabileceğine dair endişeleri de gündeme taşıyor.

Bu sonuçlar, şirketlerin yapay zeka teknolojilerine yatırım yaparken, iş gücünün bu değişimle nasıl etkileneceğini de göz önünde bulundurması gerektiğinin altını çiziyor. İşverenler ve çalışanlar arasındaki etkileşim dinamikleri, yapay zekanın giderek artan rolüyle daha da karmaşık hale gelmekte. Yapay zeka, bazı araştırmacılar için büyük bir fırsat yaratırken, diğerleri içinse kaygı doğuruyor.