Bir zamanlar pazar tezgahında sebze ve meyve satarken keşfedilen genç bir kızın hayatı, güzelliği sayesinde tamamen değişti. Natalia Vodianova, Rusya'nın Nijni Novgorod kentinde yoksul bir ailede dünyaya geldi. Babası onları terk ettikten sonra annesiyle birlikte zor bir yaşam sürmek zorunda kaldı. 15 yaşında, bir model ajanı tarafından keşfedilerek moda dünyasına adım attı ve bir anda hayatı değişmeye başladı.

Güzel görünümüyle dikkatleri üzerine çekerken, sevimli bir gülümseme ile birlikte tüm zorlukların üstesinden gelmeyi başardı. Natalia, daha henüz 17 yaşında Paris'e taşındı ve kısa zamanda dünya çapında tanınan bir model haline geldi.

İlk evliliğini İngiliz emlak kralı Justin Portman ile yaparak, 20 yaşında bir çocuk sahibi oldu. Evliliğinden iki çocuk daha dünyaya getiren Vodianova, dönem dönem çocuklarıyla birlikte Rusya'ya gidip gelmeyi hiç ihmal etmedi. Ancak, 2011 yılında Portman ile yolları ayrıldı.

Natalia'nın hayatında yeni bir sayfa açıldığında, Fransız iş insanı Antoine Arnault ile tanıştı. Çift, 2020 yılında resmi olarak nişanlandı ve iki çocuk sahibi oldular. Vodianova'nın eşinin ailesi, dünyanın en zengin insanlarından birine sahip olmasıyla dikkat çekiyor, çünkü dadığı Bernard Arnault, büyük bir şirketin CEO'sudur.

Natalia Vodianova'nın yalnızca zenginliği değil, aynı zamanda yardımseverliği de dikkat çekiyor. Otizmli kardeşi Oksana'dan ilham alarak, dezavantajlı çocuklara destek olmak için Naked Heart adlı bir yardım vakfı kurdu. Bu vakıf sayesinde, pek çok çocuğun daha iyi bir yaşam sürdürebilmesine katkıda bulundu.

Bunların yanı sıra, yoksulluktan zenginliğe geçişin yanı sıra, yıllar sonra bulduğu üvey kardeşi Maria ile olan ilişkisi de hikayesinin en ilginç noktalarından biri. 2022'de Maria'nın varlığından haberdar olan Vodianova, uzun yıllar sonra onu bulmanın mutluluğunu yaşadı.

Bugün, sadece bir model ya da iş kadını değil, aynı zamanda sevgi dolu bir anne ve topluma katkıda bulunan bir kadın olarak karşımıza çıkıyor. Natalia Vodianova'nın hikayesi, hayallerin peşinden koşmanın ve zorlu yaşam koşullarına karşı savaşmanın önemini gözler önüne seriyor. Gerçekten de, sıradan bir pazarcıdan dünyanın en zengin ve en mutlu kadınlarından biri olma yolculuğu hayal gibi!