Avustralya'daki araştırmacılar, bir kişinin psikopat olabileceğini gösteren şaşırtıcı bir işareti keşfetti. Bu yeni çalışma, İngiltere'de 18 ila 40 yaş arasındaki 236 gönüllü katılımcının gözlerini izleme deneyi ile gerçekleştirildi.

Deneyde, katılımcıların psikopat olma eğilimi puanlandırıldı. Olumsuz sonuçlar, dikkatlerini toplamakta zorluk çeken yüksek puanlı katılımcıların ortak özelliği olarak belirlendi. Bu kişilerin, büyük resme odaklanmakta daha iyi olmalarına rağmen ince ayrıntıları fark etmede zayıf kaldıkları gözlemlendi.

Aynı zamanda sosyal bir ortamda psikopatların, detaylara olan ilgilerini hızla kaybetmeleri dikkat çekti. Psikopati, nüfusun yaklaşık %1'ini etkileyen bir kişilik bozukluğu olarak tanımlanıyor ve anti-sosyal davranışları, aşırı empati ya da pişmanlık eksikliğini içeriyor.

Araştırmayı yürüten psikologlar Stephanie C. Goodhew ve Mark Edwards, psikopatların üç temel özelliğine vurgu yaptı: anti-sosyallik, benmerkezcilik ve duygusuzluk. Goodhew ve Edwards, “Psikopatik kişilik özelliklerinde benmerkezcilik, duygusuzluk, dürtüsellik ve anti-sosyal davranışlar gibi birçok boyut bulunmaktadır” dediler.

Deneyde Navon testi uygulandı; burada çok sayıda küçük 'E' harfi birleştirerek büyük bir 'T' harfi oluşturuluyordu. Katılımcılara, önce hangi harfi gördükleri soruldu. Görsel dikkat yeteneklerini belirlemek amacıyla yapılan bu testte, büyük 'T' harfini görenlerin geniş bir dikkat aralığına sahip olduğu belirlendi. Küçük 'E' harfini görenlerin ise dar bir dikkat alanı aldığı gözlemlendi.

Hız ve doğruluk puanlaması yapılan bu testte, anti-sosyal kişilik bozukluğu taşıyan bireylerin dikkatlerini daha hızlı bir şekilde genişletebildiklerine dair kanıtlar ortaya çıkarıldı. Bu bulgular, gelecekte psikopatların tespiti ve tedavisi konusunda önemli bir adım teşkil edebilir.

Sonuç olarak, bu araştırma yalnızca psikopatların belirlenmesi açısından değil, aynı zamanda toplumda dikkatsizlik ve empati eksikliği gibi belirtileri yüksek riskli bireylerin tanınması için de önemli bir kaynak olabilir. Peki sizce bu yeni bulgular, psikopatların sosyal etkileşimlerini nasıl etkileyebilir? Düşüncelerinizi bizimle paylaşın!