Show TV'de kısa bir süre önce yayına başlayan 'Kalpazan' dizisi, beklenmedik bir şekilde final kararı alarak izleyicilerini şoka uğrattı. Reytinglerde hiç de fena olmayan oranlara ulaşmasına karşın, son haftalarda yaşanan gelişmeler dizinin sonunu getirdi. Özellikle sosyal medyada, izleyicilerin tepkileri ve dizinin geleceği hakkında tartışmalar alevlendi.

Senarist Türküler Özgül, dizinin fazlasıyla tartışılan final kararını değerlendirdi. Özgül, bu süreçte yaşanan kaygıları ve izleyicilerin beklentilerini göz önünde bulundurarak yaptığı açıklamada "Kimi siyasi içerik ve gündem yaratıyor, kimi kalpazanlık temasıyla eleştiriyor. Tabii ki reytingler ve bütçe dengesi her zaman önemli, ancak sonuç olarak yaratıcı bir içerik oluşturma çabasındaydık" dedi.

Dizinin senaristi, ilk bölümden itibaren farklı ve özgün hikayelere ilham olmasını beklediklerini belirtti ve final kararının ardından gelen tepkilerin dizinin aslında ne kadar sevildiğini gösterdiğini vurguladı. "Kaygılarımızı yaşıyorduk, çünkü izleyicilerimizle aramızda bir bağ oluşturmak istedik; toplumun gerçek sorunlarını ele almayı hedefledik" dedi.

Özellikle ekonomik sorunlar, sosyal adaletsizlikler ve halkın yaşadığı zorlukları vurgulayan dizinin, izleyiciler üzerinde bıraktığı etki dikkat çekti. İzleyicilerinin duygusal anlamda buluştuğu konuları işleyerek 5 reyting oranına ulaşmayı başardığını da sözlerine ekledi.

Özgül, sabahları Marmaray'da karşılaştığı umutsuz yüzlerin kendisini tetiklediğini ve insanların yaşadığı beyhude bekleyişin kendisine ilham verdiğini ifade etti. "Sanat, varoluşun anlamını sorgulatan bir araçtır. Dileğim, insanların umut bulacakları ve yaşamın zorluklarıyla başa çıkabilecekleri gerçekçi hikayelerin çoğalmasıdır" diyerek, kaleme aldığı senaryoların yalnızca birer hikaye olmadığını, aynı zamanda toplumsal bir mesaj taşıdığını vurguladı.

Sonuç olarak, giderek artan toplumsal sorunların daha fazla yer bulacağı yapımların önemini vurgulayan Özgül, 'Kalpazan' dizisinin sona ermesinin aslında bir ders niteliği taşıdığını düşünüyor. İzleyiciler, artık yapımların yüzeyselliğinden kaçınarak daha anlamlı ve derin hikayeler peşinde koşmayı arzuluyor.