50 yaşını geçkin bir birey olarak, içimdeki meraklı çocuk hala hayatta. Bu merakımı gidermek için Adana Şakir Paşa Havalimanı'ndaki TEKNOFEST'e gittim. 7. kez düzenlenen bu teknolojifestivali, birçok teknoloji firmasının yer aldığı bir buluşma noktasıydı. Birçok yenilikçi projeyi ve yerli savunma sanayii ürünlerini görmek oldukça etkileyiciydi.

Festivalde bir baba ve oğul ile tanıştım. 6 yaşlarındaki oğlu uçaklara büyük bir ilgi duyuyordu. Yine tekerlekli sandalyede bulunan bir babanın Kahramanmaraş'tan Adana'ya gelmesi, etkinliğin ne kadar önemli olduğunu gösteriyordu. Bu tür katılımlar, gençlerin ve ailelerin teknolojiye olan merakını artırıyor ve toplumsal bilinci geliştiriyor.

Etkinlik sonunda Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar ile bir röportaj yaptık. Bayraktar, faaliyetleri ve yapay zeka konusundaki düşüncelerini paylaştı. Yapay zekanın büyük problemleri çözme kapasitesine sahip olduğunu, ancak duygulardan yoksun kaldığını belirtti. Ayrıca, insanlık tarihindeki acıların, varoluşsal tehditler ve etik meseleler üzerine önemli noktalar sundu.

Bayraktar, yapay zekanın insan duygularını yeterince anlayamadığını ve bu durumun bazı ahlaki sorunlar doğurabileceğini vurguladı. Örneğin, bir robotun sevgi, acı veya sevinç gibi duyguları gerçek anlamda hissedemeyeceğini, sadece programlandığı şekilde tepkiler verebileceğini ifade etti.

Gelecekte, yapay zekanın yaşamımızda nasıl bir yer alacağını düşünmek kritik bir önem taşıyor. Bayraktar'a göre, yapay zeka ile insan arasındaki ilişki, insanlığın geleceği için belirleyici olacak. Eğer insanlar, yaratıcı bir öğe ile güçlü bir bağ kuramazlarsa, yapay zekanın insanlık için bir tehdit oluşturma ihtimali oldukça yüksek.

Sonuç olarak, Selçuk Bayraktar ile yaptığımız bu röportaj, yalnızca teknofest bağlamında değil, aynı zamanda insanın duygusal ve sosyal yapısının da ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Gelecekte yapay zekanın etik sorunları, insanlığa fayda veya zarar olarak geri dönecektir. TEKNOFEST'ten aldığımız çıkarımlarla birlikte, bu konudaki tartışmalara daha fazla katılım göstermek elzem hale geliyor.

Kalın sağlıcakla!