Siyonizm Batı'nın Resmi İdeolojisi Olma Yolunda
2024-11-19
Yazar: Zeynep
Son dönemde Ortadoğu ve Ukrayna merkezli krizlerin seyri, ABD'nin uluslararası alanda üstlendiği liderlik rolünün değişmekte olduğunu gösteriyor. Özellikle Donald Trump’ın başkanlığı ile birlikte bu değişim süreci daha da hız kazandı. Küresel aktörler arasında gerçekleşen mücadele, jeopolitik tehditler ve uluslararası yapılar arasındaki derin çatlaklarla birlikte yeni bir döneme işaret ediyor.
ABD liderliğindeki Batı ittifakının, Rusya, Çin, İran ve Türkiye gibi ülkelerle olan rekabeti göz ardı etmesi, sadece bölgedeki değil, dünya genelindeki siyasi dengeyi de tehlikeye atıyor. Filistinli halkı hedef alan, ırkçı ve sömürgeci bir yeni siyonist ideolojinin dayatılması da bu süreçte dikkat çekici bir gelişme. Batı'nın, Filistin mücadelesini terörizmiyle suçlayarak, bu metotla Ortadoğu'yu yeniden şekillendirme gayreti içinde olması, kaygı verici bir durum.
Bu yeni yaklaşım, Filistin direnişini ve ulusal taleplerini terörize ederken, Hamas gibi grupları da dünyanın yeni El Kaidesi olarak tanımlama çabasına dönüşüyor. Bu bağlamda, Batı, Siyonist-Evanjelik lobilerle birlikte, neokolonyalist bir plan ile Ortadoğu'yu dizayn etme niyetinde. Hamas Destek Ağı (Hamas Support Network/HSN), bu yeni dönemde hedef gösterilecek ve bu yapının destekçileri, yeni bir kargaşanın parçası haline getirilecektir.
Siyasi eleştirilerin, İsrail ve ABD’nin sömürge politikalarını sorgulamanın terörizmle ilişkilendirilip, suç olarak damgalanması, ABD ile Avrupa'da yeni bir "Siyonist McCarthyizm" dönemini başlatıyor. Joseph McCarthy'nin etkisiyle gelişen bu korku ortamı, 1940'ların sonlarından itibaren sol görüşlü bireylere karşı yürütülen baskılara benzer bir durum yaratıyor. Tıpkı o dönemki gibi, insanlar işten çıkarılma, hapis cezası ve toplumdan dışlanma gibi ciddi tehditlerle karşı karşıya kalıyorlar.
Sonuç olarak, küresel durumların değişimi, sadece jeopolitik bir dönüşüm değil, aynı zamanda toplumlar arası ilişkiler ve ideolojik çatışmaların da yeniden tanımlanması anlamına geliyor. Siyonizmin ve onu destekleyen aktörlerin, dünya genelinde yayılmasının sonuçları, ilerleyen dönemde daha da belirgin hale gelecektir. Bu durum, uluslararası ilişkilerdeki dengelerin bozulmasına ve yeni çatışma alanlarının ortaya çıkmasına yol açabilir.