Teknoloji

SOHR: Tişrin Barajı bölgesinde bir Bayraktar İHA’sı düşürüldü

2025-01-09

Yazar: Elif

Suriye

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Tişrin Barajı bölgesinde Demokratik Suriye Güçleri (DSG) tarafından Türkiye'ye ait bir Bayraktar İHA'sının düşürüldüğünü bildirdi. Bu olay, Türkiye destekli silahlı gruplarla DSG arasındaki çatışmaların yoğunlaştığı bir dönemde gerçekleşti.

Tişrin Barajı, Rojava'nın stratejik noktalarından biri olarak Fırat Nehri üzerinde yer alıyor ve bu bölgedeki kontrol, hem askeri hem de ekonomik açıdan önemli bir yere sahip. Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO), Aralık ayından bu yana bu baraj ve çevresindeki köprüyü ele geçirmek için yoğun bir çaba sürdürmeye çalışıyor.

SOHR'un aktardığına göre, son bir hafta içerisinde DSG tarafından düşürülen ikinci İHA olma özelliği taşıyan bu olay, bölgedeki gerilimi artırdı. Söz konusu İHA’nın düşürülmesi, Türkiye'nin hava gücünün etkinliğini sorgulayan bir durum olarak değerlendiriliyor.

Ayrıca dün, Haseke kentinden hareket eden büyük bir sivil konvoy, DSG’ye destek vermek ve SMO'nun saldırılarına protesto amacıyla Tişrin Barajı'na doğru ilerledi. Ancak Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), bu konvoya yönelik hava ve topçu bombardımanı gerçekleştirdi. Saldırı sonucunda en az 5 sivilin hayatını kaybettiği, 2’si gazeteci olmak üzere 14 kişinin yaralandığı bildirildi. Bu tür olaylar, bölgede artan sivil kayıplarıyla birlikte uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmekte.

Hawar Haber Ajansı (ANHA), olayın ardından Tişrin Barajı’na ulaşan sivillerin protesto eylemine başladığını da duyurdu. DSG, TSK’nin sivil altyapıyı hedef aldığını ve bunun insan hakları ihlali olduğunu savunarak, Türk ordusunun sivilleri hedef alan bu saldırılarını kınadı.

Türkiye Milli Savunma Bakanlığı (MSB) ise, PKK/YPG/SDG'nin sivilleri canlı kalkan olarak kullandığını iddia ederek, bu çatışmaların arka planda yatan sebeplerini vurguladı. Bakanlığın açıklamasında, bölgenin stratejik önemi göz önüne alındığında, terör örgütü PKK/YPG/SDG'nin bu tür eylemlerle masum sivilleri hedef almasının kabul edilemez olduğunu belirtti.

Sonuç olarak, Tişrin Barajı çevresindeki çatışmaların sivil yaşam üzerindeki olumsuz etkileri giderek artmakta ve bu durum, bölgedeki insani krizi derinleştirmektedir. Uluslararası toplumun bu duruma daha aktif bir şekilde müdahale etmesi gerektiği vurgulanıyor.