Sağlık

Tam 30 Gün Süresince Pastırma, Tereyağı ve Yumurta Yedi! Sonuçları Şaşırtıcı!

2024-10-03

Diyetisyen Dr. Sten Ekberg, sağlığını nasıl etkilediğini merak ederek sıra dışı bir deney gerçekleştirdi. 10 gün boyunca yalnızca abur cubur tüketti. Deneyin sonunda yaşadığı sağlık sorunlarını tersine çevirmek amacıyla ketojenik diyeti denemeye karar verdi.

"Temiz Keto" olarak adlandırdığı bir diyet uyguladı ve tam 30 gün boyunca bol miktarda pastırma, tereyağı ve yumurta tüketti. Bununla birlikte yapraklı yeşillikler, sebzeler, biftek, balık ve tavuk gibi diğer besinleri de diyetine ekledi.

10 gün boyunca abur cubur yiyen Ekberg'in kan testleri endişe verici sonuçlar gösterdi. Bu süre içinde 4,5 kilo almasının yanı sıra insülin, glikoz, trigliserit, kolesterol ve karaciğer hasarına dair biyomarker seviyeleri yüzde 19 ile yüzde 125 arasında yükseldi.

Ketojenik diyet vücudun enerji için şeker yerine yağ kullanmasına yardımcı olduğu için, Ekberg bu hasarları tersine çevirip çeviremeyeceğini merak ediyordu. Diyetindeki öğünler protein, tohumlar, zeytinyağı ve sirke sosuyla kaplanmış salatalardan oluşuyordu.

İlk öğünü sosisli, pastırma, avokado, soğan ve domatesli omlet ya da biftek, yanında buharda pişirilmiş brokoli veya karnabahar ve üstünde yumurtayla hazırlanmış tereyağı sosuydu. Ekberg ayrıca aralıklı oruç yöntemi uyguladı, böylece yeme ve oruç dönemleri arasında geçişler gerçekleştirdi.

Diyetine başladıktan üçüncü gün, Ekberg'in kan testleri ketozise ulaştığını gösterdi ve 30 günlük sürecin geri kalanında bu durumu korudu.

Pastırma, tereyağı ve yumurtanın yüksek yağ ve kolesterol içeren gıdalar olmasına rağmen Ekberg, kolesterol seviyesinin 222'den 220'ye düştüğünü, trigliserid seviyesinin ise 101'den 60'a gerilediğini bildirdi. 10 gün boyunca abur cubur deneyi sırasında yükselen LDH seviyesinin, keto diyetine başladıktan sonra dramatik bir şekilde düştüğünü görmek Ekberg'i şaşırttı. 30 gün sonra LDH seviyeleri 170’e düştü ve bu sağlık aralığına geri döndü.

Ekberg, bu deneyimin sonucunda, vücudun ne kadar adaptif olduğunu vurguladı. "10 günde vücudunuza ciddi zarar verebilirsiniz, ancak vücudunuz oldukça dayanıklıdır. Doğru alışkanlıklar geliştirdiğinizde kendinizi toparlayacaktır" dedi.

Bu deney sonuçları şaşırtıcı olsa da, keto diyetinin herkes için uygun olmadığı ve bazı riskler taşıdığı unutulmamalıdır. UChicago Medicine'a göre, bu diyet yüksek kolesterol ve doymuş yağ alımı nedeniyle düşük tansiyon, böbrek taşları, kabızlık, besin eksiklikleri ve kalp hastalığı riskini artırabilir.

Yapılan araştırmalar, insülin seviyeleri düşük olan veya insüline dirençli kişiler için ketojenik diyetin kilo verme potansiyelini azaltabileceğini gösteriyor. Eğer kolesterol ya da doymuş yağlarla ilgili endişeleriniz yoksa, Ekberg'in önerisi doğru beslenme düzenini gözetmeniz gerektiği.

Keto diyeti yüksek yağ içerir, ama bu daha fazla yağ tüketmeniz gerektiği anlamına gelmez.

Anahtar nokta, aralıklı oruç uygulamak, karbonhidrat alımını düşük tutmak ve yağ alımını dengelerken yeterli miktarda protein ve bol yeşil sebze tüketmektir. Bu, insülin seviyelerini düşürecek ve vücudun tükettiğiniz yağ ve kolesterolü metabolize etmesini sağlayacaktır.