Bilim

Taraklılar Birleşiyor! İki Canlı Nasıl Tek Vücut Haline Geliyor?

2024-10-10

Yazar: Elif

Denizanasına benzeseler de, taraklılar (Ctenophores) deniz canlılarına göre oldukça farklı özelliklere sahip. Boyları birkaç milimetreden 1,5 metreye kadar değişen taraklılar, 700 milyon yıl önce ortaya çıktıkları düşünülen en eski hayvan gruplarından biri olarak kabul ediliyor.

Son zamanlarda, taraklıların yenilenme kabiliyetinin yanı sıra oldukça ilginç bir özelliği keşfedildi: Birleşme yeteneği. Kaliforniya Üniversitesi Berkeley kampüsünden araştırmacılar, laboratuvar ortamında yaralanmış taraklıların ilginç bir durumla karşılaştığını gözlemledi.

Deneyde, farklı yerlerden alınmış iki yaralı M. leidyi'nin (taktiksel taraklı) yaraları arasında birer gece bekletildi. Üst üste gelen bu iki birey, sabah olunca tek bir organizma haline geldi. Elde edilen bu sonuç, bilim dünyasında büyük bir şaşkınlık yarattı ve kaynaşma sürecinin gerçekte nasıl işlediği konusunda önemli soruları gündeme getirdi.

Araştırmanın ortak yazarlarından Dr. Oscar Arenas, "Kaynaşmayı tutarlı bir şekilde gerçekleştirebildiğimizi fark ettiğimizde, süreci kısalttık ve nihayetinde bu Sürecin birkaç saat içinde gerçekleştiğini gözlemledik" dedi. Ekip, kaynaşmanın sadece vücutların fiziksel birleşimi değil, aynı zamanda sinir sistemlerinin de birleştiğini gösterdiğini vurguladı.

Dr. Kei Jokura, "Kaynaşmış taraklıların iki ağzı bulunuyor. Bir tarafına yiyecek verildiğinde, sindirilen madde komşu sindirim sistemine taşınıyor,” diyerek dikkat çekti. Ancak, ilginç bir şekilde dışkılama olayının iki canlı arasında farklı zamanlarda gerçekleştiği belirtildi.

Asıl merak edilen nokta, M. leidyi’lerin doğal ortamlarında da bu birleşme yeteneğini gösterip göstermeyeceğidir. Bilim insanları, bu tür bir özelliğin evrimsel avantaj sağlayabileceğini düşünüyor. Dr. Jokura, "Kaynaşma, kendini yenilemeye kıyasla çok daha hızlı iyileştirme olanağı sunabilir" dedi.

Deney sonucunda birleştirilen organizmalar, üç hafta boyunca hâlâ sağlıklı bir şekilde yaşadı. Bu durum, taraklıların kendi dokularını diğer canlılardan ayırt etme yeteneğine sahip olmadıklarını gösteriyor olabilir. Dr. Jokura, "Evrimsel olarak taraklılar, birçok canlıda bulunan alotanımayı sağlamak için gerekli genlerden olmayabilirler, ancak bu kesin bir bilgi değil" açıklamasını yaptı.

Araştırmacılar, bu bulguların ilk hayvanların daha esnek ve uyum sağlama yeteneğinin daha yüksek olduğuna dair ipuçları verebileceğini düşünüyor. Bu alanda yapılan çalışmalar, taraklıların diğer canlıların doku tanıma ve ayırt etme özelliklerini nasıl geliştirdiğini anlamak için önemli bir fırsat sunuyor.

Gelecek araştırmalar, iki organizmanın sinir sisteminin bu kadar etkili bir şekilde nasıl kaynaştığını daha ayrıntılı bir şekilde araştırmayı hedefliyor. Taraklıların görkemi, bilim dünyasında daha da fazla merak uyandırıyor ve gizemini koruyor!