Dünya

Türkiye, S-400'leri Suriye'ye mi Gönderecek?

2025-04-23

Yazar: Ali

Kritik Endişeler Gündemde

ABD Temsilciler Meclisi üyeleri Gus Bilirakis ve Brad Schneider, Türkiye'nin sahip olduğu S-400 hava savunma sistemlerinin Suriye'ye olası bir transferi üzerine ABD Dışişleri Bakanlığı'na endişelerini dile getiren bir mektup gönderdiler. Bu hamlenin jeopolitik açıdan ciddi sonuçlar doğurabileceği uyarısını yaptılar.

S-400'lerin Suriye'ye transferinin gündeme gelmesi, Washington'da alarm zillerinin çalmasına neden oldu. Şu an bu öneri resmi olarak değerlendirilmese de, diplomatik görüşmelerde konu olması ABD'nin bölgedeki stratejisi hakkında soru işaretleri yaratıyor.

İsrail'in Güvenliği Tehlikede!

Bilirakis ve Schneider, mektubunda S-400'lerin Suriye'nin batı bölgelerine yerleştirilmesi durumunda, gelişmiş radar ve hayalet uçak tespit kabiliyetlerinin İsrail'in operasyonel gücünü ciddi şekilde kısıtlayabileceğine dikkat çekti. Böyle bir durum, ABD'nin uzun yıllardır desteklediği İsrail'in askeri üstünlük politikasına da zıt düşecek.

Kontrol Kimde Olacak?

Mektupta, S-400'lerin kontrolünün kimde olacağına dair belirsizlik üzerinde de duruldu. Eğer Türk personeli sistemi yönetmeye devam ederse, doğrudan bir çatışma riski doğabilir. Sistemin Suriyeli veya vekil güçlerin eline geçmesi ise ABD'nin bölgedeki etkisini daha da sınırlandırabilir.

Yaptırımlar Söz Konusu!

Bilirakis ve Schneider, S-400'lerin Türkiye dışına çıkarılmasının CAATSA (Amerikan Hasımlarına Karşı Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası) kapsamındaki ihlalleri ortadan kaldırmayacağı konusunda net bir duruş sergiledi. Sistemin yerini değiştirmenin yalnızca bir ihlali başka bir yere taşıyacağı vurgulandı.

Kapsamlı Analiz Talebi

Kongre üyeleri, S-400'lerin Suriye'ye transferinin ABD güç yapısına, İsrail'in askeri üstünlüğüne ve bölgedeki güvenlik dengelerine etkileri hakkında kapsamlı bir analiz yapılmasını talep etti. Ayrıca, bu durumun ABD'nin güvenilirliği ve dış politikasının cayıcı gücü açısından önemli bir test olacağı belirtildi.

Sonuç olarak, mektup sadece bir füzeyle ilgili transferden ibaret olmadığını, aynı zamanda uluslararası ilişkilerde dengeleri nasıl etkileyebileceğini gözler önüne seriyor.