Son dönemde, Türkiye'de yapay zeka (YZ) teknolojilerinin kullanım oranı hızla artıyor. Yapay Zeka Politikaları Derneği (AIPA) tarafından hazırlanan 'Gelecek Araştırması: İşletmelerde Yapay Zeka Algısı-3' raporuna göre, 2022 itibarıyla Türkiye'deki işletmelerin %17,5'i yapay zeka teknolojilerinden faydalandığını belirtti. Bu oran 2021'de %14,5 iken, 2022'de %15,2’ye yükselmişti.

Raporda dikkat çeken bir diğer husus ise YZ teknolojilerinin en çok kullanıldığı alanların müşteri ilişkileri ve pazarlama olduğu. İstatistiklere göre, yüzde 27,7 oranıyla pazarlama, yüzde 25,3 oranıyla müşteri ilişkileri ve analitiği ile toplamda %53'lük bir dilim, YZ kullanımının en yoğun olduğu sektörleri oluşturuyor.

Aynı zamanda yönetim, finans, üretim ve AR-GE gibi alanlar da yapay zekanın en fazla yer bulduğu diğer kategoriler arasında yer almakta.

Araştırmanın detaylarında, işletmelerin %82,5'i yapay zeka kullanım alanlarının arttığını ifade ederken, bu teknolojiyi kullanmaya başlayanların oranı 2023 itibarıyla %12,3'e ulaşmış durumda.

AIPA Başkanı Zafer Küçükşabanoglu, yapay zekanın iş dünyasında köklü değişiklikler yaratma potansiyeline sahip olduğunu belirtirken, ekonomi dünyasının her alanında bu teknolojinin etkili olduğunu vurguladı. Küçükşabanoglu, "Yapay zeka yatırımları, büyük ölçekli işletmelerde %75'e kadar çıkıyor ve bu, Türkiye'nin iş dünyasında büyük bir dönüşüm yaşandığını gösteriyor," dedi.

Ancak yapay zeka kullanımıyla birlikte gelen bazı uyarılar da dikkat çekiyor. Küçükşabanoglu, işletmelerde 'gölge yapay zeka' kullanımının %25'i aşmasıyla birlikte veri güvenliği ve uyum risklerinin arttığını belirtti. Aynı zamanda, çalışanların kişisel veri güvenliğine ilişkin yasal düzenlemelere uygun hareket edebilmesi için daha fazla eğitim gereksinimi olduğunu ifade etti.

YZ'nin istihdam üzerindeki etkisi ise aşağıda bahsedilen araştırma sonuçlarıyla merak ediliyor. Küçükşabanoglu, "Yapay zeka kullanan işletmelerin %65,5'i istihdam seviyelerinin değişmediğini, %25,9'u artış olduğunu, %8,6'sı ise azalma yaşadığını belirtiyor," dedi.

Ancak burada, dijitalleşimin ve yapay zeka uygulamalarının, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelere proaktif bir yaklaşım benimsemesi gerektiğine de dikkat çekti. YZ teknolojilerine yapacakları yatırımları artırmaları için devlet teşvikleri, finansman desteği ve eğitim programlarının önemine vurgu yaptı.

Ayrıca, Türkiye'nin dünya genelindeki yapay zeka teknolojileri alanında lider ülke konumuna gelebilmesi için devlet desteklerinin yanı sıra dijital eğitim ve altyapı yatırımlarının kritik önemde olduğu takdirde, bölgesel güç haline gelebileceğini belirtti.

Sonuç olarak, Türkiye'deki işletmelerin yapay zeka alanında atılım yapmasıyla birlikte hem ekonomik hem de sektörel bazda büyük değişimlerin yaşanacağı ve bu teknolojinin ülke genelinde daha fazla benimsenmesi için stratejik adımlar atılması gerektiği görünmektedir. Yapay zekanın getireceği yenilikçi çözümler, Türkiye'nin global pazardaki rekabet gücünü artırma potansiyeli taşıyor.