Bilim

Voyager 2, 20,6 Milyar Kilometre Uzaklıktan Bilim Dünyasını Sarsmaya Devam Ediyor!

2024-10-07

Yazar: Mehmet

Voyager 2, 20 Ağustos 1977'de fırlatıldı ve 5 Kasım 2018'de Güneş Sistemi'nden çıkarak yıldızlararası uzaya girmeyi başardı. Şu anda Dünya'dan yaklaşık 20,6 milyar kilometre uzakta bulunan bu efsanevi uzay aracı, dört bilimsel cihazıyla heliosferin (Güneş'in etkisinin sona erdiği bölge) ötesindeki uzayı inceliyor. Ancak bu mesafe, uzay aracının enerji kaynaklarının sonuna yaklaştığını gösteriyor. NASA yetkilileri, Voyager 2'nin 2030'lara kadar bir bilimsel aracı çalışır durumda tutabileceğini öngörüyor.

Voyager 2'nin Uzaklığı Hakkında Şok Edici Bilgiler!

Uzay aracı, NASA'nın Jet İtki Laboratuvarı'ndan yapılan açıklamalara göre, mevcut aletleriyle normal bir şekilde çalışmaya devam ediyor. Ancak, plazma cihazının kapatılması gerektiği belirtildi; bu cihaz, Voyager 2'nin yörüngesi nedeniyle sadece üç ayda bir veri toplayabiliyordu. Bu durum, NASA’nın diğer cihazlara göre plazma cihazının kapatılması kararında etkili oldu. Uzay aracının enerjisi, plutonyumun doğal radyoaktif bozunumundan sağlanıyor ve her yıl yaklaşık 4 watt güç kaybediyor.

Daha önce 1980'lerde devre dışı bırakılan bazı cihazlar sayesinde Voyager 2'nin görev süresi önemli ölçüde uzatılmıştı. Şu ana kadar uzay aracının başlangıçta sahip olduğu 10 aletin 6’sı devre dışı bırakıldı. Halihazırda yalnızca Kozmik Işın Alt Sistemi (CRS), Düşük Enerjili Yüklü Parçacıklar (LECP), Manyetometre (MAG) ve Plazma Dalgası Alt Sistemi (PWS) faal durumda.

Uzay araştırmaları açısından bu gelişmeler oldukça önemli. Voyager 2’nin topladığı veriler, uzayın derinlikleri hakkında anlayışımızı derinleştirirken, plazma cihazının kapatılması gibi kararlar, zamansal sınırlamaların ne kadar acımasız olabileceğini de gözler önüne seriyor. NASA, uzay araştırmalarının geleceği için yeni teknolojiler ve enerji kaynakları geliştirmek zorunda.

Gelecek yıllarda Voyager 2'den daha fazla veri elde edilmeye çalışılacak, fakat bu zorlayıcı uygulamalar uzay araştırmalarında ne gibi yenilikler doğuracak? Bu sorunun cevabı uzay meraklıları için heyecan verici bir bekleyiş oluşturuyor.