Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i sert bir dille eleştirdi. AKP'nin grup toplantısı öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Tekin, İmamoğlu için 'Türkçe okuduğunu anlama konusunda özürlü bir arkadaş' ifadesini kullandı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e yönelik eleştirileri daha da sertleştiren Tekin, 'Ben Özgür Özel’e gerçekten acıyorum. Şuursuz tartışmasını kendisi başlattı. Şuursuz kavramını kendisine iade ediyorum' dedi.

Yusuf Tekin'in açıklamaları, partiler arasındaki gerilimi bir kez daha gözler önüne serdi. Tekin, 'Türkçe okuma anlama yetisi olsaydı iyi bir üniversite kazanırdı. Okuduğunu anlama konusunda özürlü bir arkadaş. Ona iyi bir Türkçe kursu almasını tavsiye ediyorum' şeklinde konuştu.

Tekin, ayrıca Özgür Özel'in partisi içindeki tartışmalar hakkında yeterince bilgi sahibi olmadığını belirterek, 'Partisinin tarihini bilmiyor. Bunun için onu şuursuzlukla itham ediyorum. Kendisinin geçmişteki tartışmalardan haberdar olmadığını görüyorum' ifadelerini kullandı.

Belediyelerin anaokulu faaliyetlerine ilişkin de yorumlarda bulunan Tekin, 'Belediye Kanunu'na göre belediyelerin kreş açma hakkı olduğunu ancak kreş adı altında anaokulu ve anasınıfı açma yetkileri bulunmadığını' vurguladı.

'Gönderdiğimiz yazı çok açık ve net. Tartışma, bu yazının içeriği üzerine değil, önceden yapılan uygulamalar ve mevcut durum üzerinedir. CHP'nin açtığı davanın sonucunda Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararların bizim tarafımızdan uygulandığını hatırlatıyoruz' dedi.

Bakan Tekin, denetim süreçleri hakkında da bilgi vererek, 'Bakanlık denetlemeyi yapar ve sonrasında gerekli açıklamayı kamuoyuyla paylaşırız. Belediyelerin anaokulu çatısı altında yürüttüğü faaliyetlere yetkileri yoktur. Bu tür faaliyetleri yapıyorlarsa, biz onları denetlemiyoruz; ne tür bir eğitim verildiğini bilmediğimizi de açıkça belirtiyoruz' şeklinde konuştu.

Bu tartışmaların, Türkiye'de siyasi atmosfere etki edeceği ve önümüzdeki günlerde aralarında daha fazla çekişme olacağı tahmin edilmekte. Özellikle eğitim politikaları üzerine yapılan bu sert eleştirilerin, gelecekteki seçimlerdeki stratejik hamlelerle nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.