İngiltere Parlamentosunda 7 Ekim saldırılarının birinci yılı nedeniyle düzenlenen oturumda Başbakan Keir Starmer, milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Starmer, esirlerin koşulsuz bir şekilde derhal salıverilmesi gerektiğini vurgularken, 7 Ekim tarihinin bölge için bir keder günü olduğuna dikkat çekti. Gazze'de meydana gelen sivil kayıpların çok büyük boyutlara ulaştığını belirten Starmer, "41 binden fazla Filistinli öldürüldü, on binlerce çocuk yetim kaldı, yaklaşık 2 milyon insan evsiz kaldı. Hastalık, açlık ve çaresizlikle karşı karşıya kalan bu insanlar için durum tam anlamıyla bir kabus. Bu kabusun sona ermesi gerekiyor," ifadelerini kullandı.

Starmer, bölgedeki tüm masumların yanında olduklarını vurguladı ve "Bir azınlığa yönelik her saldırı, tüm değerlerimize, hoşgörümüze ve saygımıza yapılan bir saldırıdır," dedi.

İsrail'in kendisini İran’a karşı savunma hakkını desteklediğini ifade eden Starmer, "Bölge bir yılı daha bu savaşı kaldıramaz. Tüm taraflar çok fazla acı çekti. Artık caillife geri çekilmeli ve itidal göstermeli," görüşünü paylaştı.

Starmer, İngiltere'nin Lübnan'daki vatandaşlarına özel önem verdiğini belirtti ve şu ana kadar 430 İngiliz vatandaşının tahliye edildiğini açıkladı. Ayrıca, İsrail'in Gazze'ye daha fazla yardım girişi izni vermesi gerektiğinin altını çizdi.

Oturum sırasında İşçi Partisi Milletvekili Emily Thornberry, sivil koruma konusunun aciliyetine dikkat çekerek, "Bugün Gazze'de 41 binden fazla, Batı Şeria'da 742 ve Lübnan'da 2 binden fazla sivilin hayatını kaybettiği yıl dönümü. Başbakan, bölgedeki İngiliz eylemlerinin tansiyonu düşürme ve tüm sivillerin korunması amacına hizmet edip etmediğini söyleyebilir mi?" sorusunu yöneltti.

Starmer, bu soruya "Ne yapabiliyorsak bölgedeki gerilimi azaltmak amacıyla yapıyoruz," yanıtını verdi.

İskoçya Ulusal Partisi'nin lideri Stephen Flynn'in, İsrail’in İran’a karşı bir saldırıda bulunması halinde İngiliz ordusunun destek verip vermeyeceği sorusuna da cevap veren Starmer, "Müdahalemiz, İsrail'in kendini savunma hakkıyla alakalıdır. Verdiğimiz destek budur ve her zaman vermeye hazır olduğumuz destek budur," dedi.

Bağımsız Milletvekili Richard Burgeon, İsrail yönetimini ateşkes masasına oturtmak için, silah satışlarının durdurulması da dahil olmak üzere daha sert önlemler alınması gerektiğini belirtirken, Starmer, "Silah satışlarının tamamen durdurulmasını katılmıyorum. Bu, savunma amaçlı silahların satışını da durdurmak anlamına gelir. İran’ın birkaç gün önce yaptığı saldırılara bakarsak, Parlamento benim pozisyonumu anlayacaktır," diyerek yanıtladı.

İşçi Partisi üyesi Zarah Sultana da silah satışlarına değinerek, "Başbakan, sadece 30 lisansı değil, F35'ler de dahil olmak üzere tüm silah satışlarını askıya alıp ahlaki ve yasal olarak doğru olanı yapacak mı?" diye sordu. Starmer, "Hayır. Tüm satışları askıya almak, savunma amaçlı satışların da durması demektir. Bunu yapmak, 7 Ekim'in yıl dönümünde ve İran’ın yaptığı büyük saldırının hemen ardından bu hükümetin alacağı yanlış bir tutum olur. Böyle bir şey yapmayacağım," şeklinde yanıt verdi.

Dünya genelinde süregelen çatışmalar, insani krizler ve uluslararası ilişkiler bağlamında tartışmaların sürdüğü günümüzde, bu tür söylemlerin ne gibi sonuçlar doğuracağı merakla bekleniyor.