İngiltere Kralı 3. Charles, kanserle savaştığı dönemde sağlığını koruma amaçlı olarak kırmızı eti tamamen diyetinden çıkardığını açıkladı. Ocak ayında aldığı kanser teşhisi sonrası tedavi sürecini sürdüren kral, bu süreçte sağlıklı beslenme alışkanlıklarına daha da sıkı sarılıp, kırmızı et tüketimini sonlandırma kararı aldı.

Hastalık sürecinin başlarında birçok resmi görevine devam eden Kral Charles, 3 ay sonra halka açık etkinliklere katılmaya başladı. Kraliyet kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Kral Charles, her zaman ağır besinler yerine daha organik ve sağlıklı gıdaları tercih etmiştir. Ancak, şimdi daha dikkatli ve titiz bir yaklaşım benimsiyor.

Kraliçe Camilla’nın oğlu Tom Parker Bowles, Kral’ın beslenme alışkanlıkları üzerindeki değişiklikleri ve kırmızı et tüketimini tamamen bırakma kararını değerlendirdiği bir röportajda, “Yiyecekler vücudumuzun ilacıdır; bedensel durum onu alıp almadığını biliyor.” şeklinde bir açıklama yaptı.

Eski kraliyet muhabiri Jennie Bond, Kral’ın kırmızı etten vazgeçmesinin büyük bir fedakarlık olmaktan ziyade, uzun süredir düzene soktuğu sağlıklı beslenme alışkanlıklarının bir parçası olduğunu belirtti. Kral’ın haftada iki gün et ve balık tüketmediğini ve süt ürünlerini de azalttığını ifade etti. Ayrıca Kral'ın, kırmızı etin sağlık üzerine etkileri konusunda doktorlarının önerilerine sadık kalarak bu kararı aldığına dikkat çekti.

Kral'ın sağlıklı beslenme düzeni, bol lifli gıdalarla ve doğal meyve-sebzelerle desteklenmektedir. Lif, sindirim sisteminin düzgün çalışmasına yardımcı olurken, aynı zamanda kanser riskini azaltacağı da düşünülmektedir. Uzmanlar, günlük diyetinize meyve sebze, tam tahıllar ve baklagiller eklemenin sağlığınıza önemli katkılar sağlayabileceğini vurguluyor.

Cancer Research UK'nin araştırmaları, yüksek miktarda kırmızı et tüketiminin sindirim sistemi kanserleri ile ilişkilendirilmiş olan risk faktörlerinden biri olduğunu ortaya koyuyor. Yüksek miktarda doymuş yağ ve katkı maddesi içeren işlenmiş etlerin, özellikle kolon kanseri riskini artırdığı kanıtlanmış durumda.

Çalışmalar, her gün 140 gramdan fazla kırmızı et tüketiminin kolon kanseri riskini %28-45 oranında arttırdığını, işlenmiş etlerde ise her 50 gramının riskin %18 oranında yükselmesine neden olduğunu göstermektedir.

Hekim Prof. Dr. Murat Baş, kırmızı etin vücutta kanserojen bileşiklerin oluşmasına yol açabileceğini belirtirken, sağlıklı bir yaşam sürdürülebilmesi için et tüketiminin sınırlandırılması, dengeli ve bitki bazlı bir diyete yönelim önerilmektedir.

Uzmanlar, et tüketiminin en aza indirilmesi gerektiğini ve bunun yerini alabilecek diğer sağlıklı protein kaynaklarının kullanılmasını önermektedir. Baklagiller, tofu, quinoa ve kuruyemişler, gerekli besin değerini sağlayacak mükemmel alternatifler olarak öne çıkıyor.

Son olarak, kanserden korunma için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, aşırı alkolden kaçınmak, düzenli fiziksel aktivitelerde bulunmak ve sağlıklı bir kiloyu korumanın kritik öneme sahip olduğu aktarıldı. Unutmayın, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, kanser riskini azaltmanın en etkili yollarından biridir.