Dünya

Katar Emiri'nden Şok Filistin Açıklaması: Prens Selman'ın Sözleriyle Çelişiyor!

2024-10-03

Katar Emiri Temim bin Hamed Al Sani, Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen 3. Asya İşbirliği Diyaloğu (AİD) Zirvesi'nde dikkat çekici bir konuşma yaptı. Gazze'de yaşanan insanlık dramını 'toplu soykırım' olarak nitelendiren Emir Temim, bölgenin işgalinin durdurulması gerektiğini vurguladı.

Emir, "İsrail, Batı Şeria'daki yerleşimlerini genişletmek için uluslararası toplumun çaresizliğini kullanıyor; planları ise Lübnan'a doğru ilerliyor," diyerek durumu eleştirdi.

Kuveyt Veliaht Prensi Sabah Halid el-Ahmed es-Sabah da bu konuşmada, uluslararası toplumun Gazze'deki insanlık krizine müdahale edemediğini ifade etti. Veliaht Prens, ülkesinin Lübnan'a yönelik saldırılara ve egemenliğin ihlaline karşı olduğunu belirtti.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan ise, AİD üyelerinin iki devletli çözümü ve Filistin devletinin tanınmasını desteklemesinin önemine dikkat çekerek, bölgedeki saldırıların uluslararası ticareti engellediğini belirtti.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın yaptığı son açıklamalar ise tartışmalara yol açtı. Prens Selman, Filistin meselesinin kendisi için kişisel olarak önemli olmadığını belirtmişti. Bu sözler, bölgedeki birçok kişi tarafından tepkiyle karşılandı ve Suudi Arabistan'ın Filistin politikası hakkında ciddi bir sorgulama başlattı.

Prens Selman, "Halkımın yüzde 75'i benden daha genç. Birçoğu bu çatışmayı ve sorunu ilk kez deneyimliyor. Bu durum büyük bir endişe kaynağı. Filistin meselesi benim için önemli değil. Ancak halkım için önemli. Bu yüzden imzalayacağımız anlaşmanın anlamlı ve faydalı olduğundan emin olmam gerekiyor," ifadelerini kullanarak, genel kamuoyunda infial yarattı.

Bu olayların ardından, bölgedeki pek çok uzman, Suudi Arabistan’ın iç ve dış politikalarını gözden geçirmesi gerektiğini savunuyor. Özellikle Prens Selman'ın Filistin meselesine yaklaşımı, Arap dünyasında derin bir tartışma yaratmış durumda. Katar ve Kuveyt'in yaptıkları açıklamalar, bu konuda daha aktif bir tutum benimsemenin gerekliliğini ortaya koyuyor.