Marmara Denizi'nde Müsilaj Olayı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Marmara Denizi'nde görülen müsilaj olayı üzerine önemli adımlar attı. 8 Haziran 2021 tarihinde deniz temizliği çalışmalarına başlayan Bakanlık, 7 Temmuz 2021'de bu süreci tamamladı. Müsilaj felaketinin bir daha yaşanmaması için, Bakanlık tarafından 22 maddelik 'Marmara Denizi Eylem Planı' hazırlandı. Bu plan, Marmara'ya kıyısı olan 7 ildeki üst düzey yöneticilerle imzalandı.

Müsilajın Sebepleri

Müsilajın en önemli sebeplerinden biri olarak noktasal kaynaklı azot ve fosfor kirliliği gösterildi. Eylem planının 5. maddesinde, Marmara Denizi Hidrolojik Havzası'ndaki atık su arıtma tesislerinin ileri arıtmaya dönüştürülmesi gerektiği vurgulandı.

Belediyelere Acil Uyarı

Belediyelere, atık su arıtma tesislerinin azot ve fosfor giderimini sağlamaları için acil uyarı yapıldı. 2872 sayılı Çevre Kanunu'na eklenen yeni düzenleme ile, 7 ilde ileri atık su arıtma tesisi olmayan belediyelerin 6 ay içinde plan hazırlayıp Bakanlığa sunmaları istendi.

İleri Atık Su Arıtma Tesisleri

3 yıl içerisinde bu tesislerin kurulmasının zorunlu kılınması, çevre kirliliğine çözüm amaçlanıyor. Bakanlık, Marmara Denizi'nde müsilaj afetinin bir daha yaşanmaması için süreci dikkatle takip ediyor.

Koordinasyon Kurulu Toplantısı

27 Haziran 2024'te gerçekleştirilen Marmara Denizi Eylem Planı Koordinasyon Kurulu'nun 4. toplantısında, ilgili belediyelerin atık su arıtma tesislerini ileri biyolojik arıtma tesislerine dönüştürmek için gerekli adımları atmaları gerektiği belirtildi.

Uygulama Yetersizliği

Ancak gelinen noktada, MDEP’de yer alan 22 eylemden 3’ü henüz hayata geçirilmedi. Marmara Denizi'nde hem yüzeyde hem de derinlikte müsilaj oluşumuna dair endişeler artıyor.

Denetim ve Uygulamalar

Denetim ve uygulamalar yetersiz kalırken, 25 Aralık 2024 tarihinde yeniden toplanan Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu, ileri biyolojik atık su arıtma tesislerinin eksikliğine dikkat çekti.

Çözüm Üretme Zorunluluğu

Bu tesislerin kurulum oranının sadece %0.7 olduğu ve bu durumu telafi etmek için bir an önce harekete geçilmesi gerektiği vurgulandı. Bakan Yardımcısı Fatma Varank, müsilaj oluşumunun üç temel nedeni olduğunu ifade etti: deniz sıcaklığındaki artış, denizin durağanlaşması ve artan kirlilik.

İklim Değişikliği Etkisi

Bu faktörlerin iklim değişikliği ile direkt bağlantılı olduğu ve hızlı bir şekilde bu soruna çözüm üretilmesi gerektiğini belirtti.

Müsilaj Krizinin Sonuçları

Sonuç olarak, Marmara Denizi'nde yaşanan müsilaj krizi, sadece çevre sorunlarıyla sınırlı kalmayacak. Bu durum, balıkçılıktan turizme, tarımdan sağlık sektörüne kadar geniş bir etki yaratacak.

Çalışmaların Hızlandırılması Talebi

Bakanlık yetkilileri, müsilaj krizinin önlenmesi için yapılan çalışmaların hızlandırılmasını talep ediyor. Acilen alınacak önlemlerle, Marmara'nın geleceği kurtarılabilir!