NÜFUSUN ARTIMI HIZ KESMEDEN DEVAM EDİYOR

Yılmaz, Türkiye'deki ortalama yaşın 34’e çıktığını belirterek, "Güncel TÜİK verilerine göre, ülkemizde ortalama ilk evlenme yaşı hem erkeklerde hem de kadınlarda artmıştır. Erkekler için 28, kadınlar için 26 yaşında evlenmektedirler. TÜİK'in senaryosuna göre; 2054 yılı nüfusunun 93 milyon 775 bin, 2100 yılına geldiğimizde ise nüfusun 76 milyon 799 bin kişiye düşeceği öngörülmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımız, nüfus yapımızdaki bu devasa değişikliklere dikkat çekerek mevcut durumu 'varoluşsal tehdit, bir felaket' olarak değerlendirmiştir. Bu değerlendirme sadece bir uyarı değil, hepimiz için bir sorumluluk çağrısıdır" açıklamasında bulundu.

TEDBİR ALINMAZSA DÜŞÜŞ DEVAM EDECEK

Aile değerlerine yönelik saldırılar ve toplumsal cinsiyetin belirsizleştirilmesi çabalarına karşı dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, "Doğurganlık hızındaki düşüş, yalnızca demografik bir sorun olmanın ötesindedir. Toplumumuzun geleceği açısından kısa, orta ve uzun vadede istihdam, sosyal güvenlik, bakım, ekonomi, savunma gibi birçok alanda ciddi sorunlara yol açma potansiyeline sahiptir. Doğurganlık oranlarındaki düşüş, anlık bir kriz gibi gerçekleşmemektedir; bunun tersine doğurganlık oranlarının artırılması ve nüfusun kendini yenileme oranının yükseltilmesi maalesef bugünden yarına halledilebilecek bir durum değildir" ifadelerini kullandı.

ULUSAL EYLEM PLANI HAZIRLANACAK

Nüfus Politikaları Kurulu’nun çalışmaları hakkında bilgi veren Yılmaz, "Kurulumuz, öncelikle mevcut nüfus politikaları ve demografik yapıdaki değişimleri kapsayacak şekilde çalışacaktır. Doğurganlık hızındaki düşüş, nüfus yapısı, aile ve evlenme kurumundaki değişikliklerin temel nedenleri, ihtiyaçlar ve bu alanlara yönelik politika önerileri tespit edilecektir. Bunun ardından 'Ulusal Eylem Planı' hazırlanacaktır." dedi.

Yılmaz, demografik yapının ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunacak temel başlıkları şöyle sıraladı: "Normal doğumun desteklenmesi; sezaryen doğum oranının azaltılmasını teşvik edeceğiz. Sağlık profesyonelleri için önemli olan ebelerin, ailelere kaliteli bakımı ve danışmanlık hizmeti sunması önemlidir. Genç evliliklerin desteklenmesi; aile kurmayı teşvik etmek amacıyla genç çiftlere maddi destekler ve evlilik danışmanlığı sağlamayı planlıyoruz. Yeni çalışma modelleri; kadınların hem ev hayatını hem iş hayatını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi için yeni çalışma modelleri geliştirmemiz gerekiyor. Doğum izinlerinin artırılmasından kreş ve bakım süreçlerinin desteklenmesine, doğum yardımlarından esnek ve uzaktan çalışmaya birçok alternatifi çok yönlü ve bütünsel bir bakış açısıyla ele alacağız. Çocuk bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılması; çalışan ebeveynlere destek olmak amacıyla ücretsiz veya düşük maliyetli kreş ve çocuk bakımı hizmetlerini yaygınlaştıracağız. Aile yapısını zayıflatmaya ve cinsiyetsizleştirmeye yönelik küresel saldırılara karşı değerlerimizi öne çıkaran eğitim, kültür ve iletişim politikalarımızı güçlendireceğiz."

MİLLİ BEKAMIZ İÇİN HEP BİRLİKTE ÇALIŞMALIYIZ

Türkiye'nin mevcut demografik fırsat penceresini, uzun bir zaman dilimine yayarak kalkınma süreçlerine güç katacaklarını belirten Yılmaz, "Dinamik nüfus yapımızı güçlenmesi konusunda medya, akademi, öğretmenler, yargı mensupları, sağlık çalışanları, mülki idareler, özel sektörden sivil toplum kuruluşlarına kadar herkesin büyük sorumlulukları vardır. Aile kurumundaki çözülme, doğurganlık hızının azalması, cinsiyetsizleştirme akımına karşı sağlıklı nesillerin devamına tehdit oluşturan unsurlara artan bir kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz. Milli bekamız açısından hayati önemde gördüğümüz sağlıklı ve dinamik nüfus yapısının güçlendirilmesi yönünde atacağımız adımların ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.