Sağlık

Prof. Dr. Serdar Dağ: Kendini geliştirmeyen gençler duygularını kontrol edemiyor!

2024-10-08

Yazar: Zeynep

Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serdar Dağ, Haberler.com stüdyosuna katılarak gençlerin duygusal durumları üzerine önemli açıklamalarda bulundu.

Prof. Dr. Dağ, son dönemlerde artan kişilik bozukluğu tanılarıyla ilgili, "İnsanların duygusal salınımları ve öfkeleri dengesiz hale gelebilir. Böyle durumlarda bir tedavi şart. Bunun yanı sıra, eğitim de büyük bir önem taşıyor. Beynin düzgün çalışabilmesi için sağ ve sol lobların her ikisinin de etkin bir şekilde çalışması gerekiyor. Sağ lobun iyi işleyebilmesi için ise okumak, hobi edinmek ve sosyal yönlü etkinliklerde bulunmak şart. Ancak şimdi bu tarz aktiviteler oldukça azalmış durumda. Günümüzde gazeteleri okuyan ya da kitap okuyan genç sayısı neredeyse yok denecek kadar az. Kendini geliştiremeyen gençler, duygularına hakim olamaz hale geliyor ve kendi iradesini yönetmekte zorlanıyorlar." dedi.

SINIR SİSTEMİ HASTALIKLARI GECİKİP TEDAVİ EDİLEBİLİYOR!

Prof. Dr. Dağ, bozulan biyokimyanın etkisi üzerine de dikkat çekerek, "Duygusal durumun kötüleşmesi halinde, örneğin kaygı ve sinirlilik durumunda artış gözlemlenebiliyor. Değişen biyokimyayı onarmak için tedavi şart. İnsanlar sıklıkla, 'Ben deli miyim, ilaç almamalıyım' gibi düşüncelere kapılıyorlar ama bu yanlış. İnsanlar diğer organlarını nasıl tedavi ettiriyorlarsa, sinir sistemini de tedavi ettirmek zorundadırlar. Felç, Alzheimer veya Parkinson gibi hastalıklar da sinir sistemi hastalıklarıdır; onların tedavi edilmemesi kabul edilemez. Buradaki yanlış düşünce, sinir sisteminin tedavi edilemeyeceği fikri. Tedavi süreleri de oldukça esnek; örneğin, iki ay süren bir tedavi planı üç günlük oturumlarla bile yürütülebilir. Genelde insanlar uzun süreli ilaç kullanmak istemezler ancak sinir sisteminin tedavi edilmesi gereken kritik bir alan olduğunu unutmamak gerekir." diyerek gençlerin ruh sağlığına dikkat çekti.

Sonuç olarak, gençlerin kendilerini geliştirmeden geçmişten gelen alışkanlıklarla yaşaması, onların duygusal ve zihinsel sağlıkları üzerinde derin etkiler bırakıyor. Özellikle sosyal medya bağımlılığı, okumadaki azalma ve hobi edinmeme gibi olgular, göz ardı edilmemesi gereken sorunlar arasında. Bu yüzden, gençlerin sağlıklı bir yaşam sürmesi için kişisel gelişimlerine daha fazla önem vermeleri gerekiyor!