Pandemi sürecinde, şehirden köye taşınma trendi artış gösterdi. Ancak, bu durumun tersine bir hareketlilik de yaşanıyor! Tarımsal faaliyetlerden beklediğini bulamayan bazı köylüler, arazilerini satışa çıkararak şehirlere göç ediyor. Bu dönüşüm, özellikle yoga ve meditasyon meraklısı şehir insanlarının köy hayatına entegre olmaya çalışmasıyla köylerin sosyal dokusunu etkiliyor. Geleneksel yaşam tarzıyla şehirli yaşam biçimi arasında çatışmalar yaşanırken, köylülerin yaşam tarzları da risk altında kalıyor.

Bu çelişkili durum, Kırsal Psikoloji alanında çalışan uzmanların dikkatini çekmiş durumda. Ceyda Akıncı, Hamdullah Er, Bilal Şimşek ve Zeynep Yıldız gibi isimlerle bir araya gelerek Çanakkale Bayramiç’te köylülerle yerleşik yaşam deneyimlerini ve dışardan gelenlerin köy hayatına katkılarını inceledik. Uzmanlar, köyde yaşayan bireylerin düşüncelerini dinleyerek, şehir kökenli bireylerin köy yaşamına entegrasyonları konusunda karşılaştıkları zorlukları anlamaya çalıştı.

Köylüler, tarımsal faaliyetlerin azaldığını ve gelenlerin yerel yaşamı tehdit ettiğini düşünüyor. Sağlıklı yaşam arayışında olan şehirli bireyler, köy hayatını cazip bulsalar da, bu durum köydeki sosyal ve ekonomik dengeyi sarsabiliyor. "Köyde yaşam ile şehre ait olmanın dengesini bulmak zorundayız" diyen uzmanlar, her iki tarafın da uyum içinde yaşaması için sosyal projeler önerdi. Bu süreçte, köydeki insanlarla şehirli bireylerin karşılıklı anlayış ve empati geliştirmelerini sağlayacak çözümler üzerinde çalışmaları gerekiyor.

Giriş Tarihi: 24.11.2024 10:03 Güncelleme Tarihi: 24.11.2024 10:16

Bakalım, bu dönüşüm süreci köylü ve şehirli için nasıl sonuçlar doğuracak? Kırsal yaşam ve şehir hayatı arasındaki köprü ne kadar sağlıklı bir şekilde kurulacak? Bu konularla ilgili gelişmeleri takip etmeye devam edeceğiz!