ABD Başkanı Donald Trump, Eğitim Bakanlığı'nın kapatılmasını kolaylaştırmak için gerekli yetkileri içeren bir kararname imzaladı. Bu kararnamede, eğitim üzerindeki yetkilerin eyaletlere ve yerel yönetimlere geri verileceği belirtiliyor. Eğitim Bakanı Linda McMahon, bu süreçte 'temel ihtiyaçlar' dışında bakanlığın kapatılacağını, ancak düşük gelirli okullar için fonlar, hibeler ve engelli çocuklara yönelik yardımların korunacağını ifade etti.

Trump, imza töreninde Amerika'nın yüksek bütçelere rağmen eğitim performansında geride kalmasından eğitim bakanlığını sorumlu tutarak, yetkilerin eyaletlerde bırakılmasıyla daha iyi sonuçlar alınacağını savundu. Ancak, 1979 yılında ABD Kongresi tarafından kurulan Bakanlığın kapatılması için Kongre'den de bir yasa geçirilmesi gerektiği vurgulandı. Cumhuriyetçi Kongre üyeleri, bakanlığın kapatılmasına yönelik yasa tasarısı sunacaklarını belirtirken, Demokratların karşı çıktığı bu kararın yasalaşmasının oldukça zor olduğu görünüyor. Cumhuriyetçiler, Eğitim Bakanlığı'nın kapatılmasını onlarca yıldır savunmaktalar ve Trump, seçim kampanyası sırasında bakanlığı 'radikallerin, fanatiklerin ve Marksistlerin' merkezi olarak tanımlamıştı.

Şimdi, Trump'ın bu radikal adımı özellikle eğitim sisteminde nasıl bir etki yaratacak diye merak ediliyor. Eğitimdeki eşitsizliklerin daha da derinleşmesine yol açacak mı? Yoksa yerel yönetimlerin daha özgür kararlar alması ile eğitimde bir iyileşme mi yaşanacak? Cevaplanması gereken önemli sorularla eğitim sistemi geleceği belirsizlik içinde kalıyor.

Bu gelişmelerin yanı sıra, Trump içinde bulunduğumuz dönemde F-47 isimli yeni nesil savaş uçağını da duyurdu. Boeing tarafından üretilecek bu savaş uçağı, ABD Hava Kuvvetleri için devrim niteliğinde bir gelişme olarak nitelendiriliyor. Trump, F-47'nin şimdiye kadar yapılmış en gelişmiş ve yetenekli uçak olacağını belirtti. Üstelik, Musk’ın Pentagon’a giderek 'çok gizli' askeri brifing alacağı iddiaları, Trump’ın savunma alanındaki güçlü destekçilerinden biri olması nedeniyle gündemi oldukça meşgul ediyor. Eğitim bakanlığına dair bu tartışmalara ek olarak, savunma sanayisinde de yaşanan bu gelişmeler, Amerika'nın global güç dinamiklerindeki yerini yeniden belirleyecek gibi görünüyor.