Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan ödemeler dengesi verilerine göre, Türkiye'de yaşayanların yurt dışından gayrimenkul alımı için yaptığı ödemeler 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 20,5 artış göstererek 2 milyar 513 milyon dolara ulaştı. Bu rakam, yeni yılın Ocak ayında 144 milyon dolar olarak kaydedildi.

Uzmanlar, Türklerin yurt dışında en çok hangi ülkelerde gayrimenkul satın aldığını değerlendirdi. Gayrimenkul Hizmet İhracatçıları Derneği (GİGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Bayram Tekçe, yurt dışından yıllık gayrimenkul alım tutarının 5-10 yıl önce 130 milyon dolar seviyelerinde olduğunu belirterek, bu rakamın zamanla katlanarak arttığını ifade etti.

Tekçe, yurt dışındaki gayrimenkul harcamalarının artış sebeplerine dikkat çekerek, "Yurt dışında konut alımının en büyük nedeni, özgürce seyahat etmek isteyenlerin 'altın vize' almak istemesidir. Türklerin yurt dışındaki gayrimenkul yatırımları arasında Dubai ve Yunanistan öne çıkıyor. Yunanistan’ın tercih edilmesinin en önemli sebeplerinden biri, 250 bin avro yatırım ile alıcıya tüm Avrupa ülkelerinin kapısının açılmasıdır," dedi.

Son dönemlerde birçok yatırımcı, vize gereksinimlerini aşmak ve Avrupa’da ikamet etme hakkı kazanmak için Yunanistan'da konut alımı yapmaya yöneliyor. Ancak vize programlarının bazı ülkelerde kısıtlanması, yatırımcıların yönelimini değiştiriyor. Örneğin, İspanya ve Portekiz'deki altın vize programları kapatıldı ve bunun yerine Macaristan, 250 bin avro karşılığında yeni bir altın vize programı başlattı.

Bunun yanında, Dubai'nin global yatırımcılar için sunduğu avantajlar da dikkat çekiyor. Yüksek yaşam standartları, vergi avantajları ve gelişmiş altyapısı ile Dubai, Türk yatırımcıların gözde adreslerinden biri olmaya devam ediyor. Bu ise, özellikle iş dünyası ve yatırım fırsatları arayan Türk vatandaşları için büyük bir cazibe oluşturuyor.

Yatırımcılar, kendi ülkelerinde karşılaştıkları ekonomik belirsizlikler ve yüksek enflasyon nedeniyle yurt dışındaki gayrimenkullere yöneliyor. Uzmanlar, bu eğilimin önümüzdeki dönemlerde de devam edeceği öngörüsünde bulunuyor.