Güney Kore'de siyasi kriz derinleşiyor. Görevden alınan Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, 3 Aralık'taki sıkıyönetim ilanıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında yeniden ifadeye çağrıldı. Yoon, 25 Aralık Noel günü yetkililer tarafından sorgulanmak üzere belirtilen saatte Seul'deki Savunma Bakanlığı civarındaki Yolsuzluk Soruşturma Ofisi'nde (CIO) hazır bulunması için davet edildi.

Soruşturma ekibi, Yoon'a yönelik ayaklanma ve görevi kötüye kullanma suçlamalarını inceliyor. Yetkililer, Yoon'un ifade vermeyi reddetmesi durumunda gözaltına alınması için mahkeme emri çıkarma olasılığını değerlendiriyor. Önceki günlerde, kamuoyunun merakla beklediği bu gelişmeler, Yoon'un çeşitli bahaneler öne sürerek savcılık çağrısına gitmemesi sonrası yaşandı.

Güney Kore'de bir devlet başkanının görevden alınması için Ulusal Meclise sunulan azil önergesinin, meclisin üçte ikisinin onayını alması gerekiyor. Meclisteki azil oylaması, Anayasa Mahkemesi’ne intikal ediyor ve mahkeme, 6 ay içerisinde karar vermek zorunda. Eğer Anayasa Mahkemesi azil yönünde karar verirse, Yoon, 2017'de görevden alınan Park Geun-hye'den sonraki ikinci devlet başkanı olacak.

Yoon Suk Yeol, 3 Aralık gecesi yayınlanan konuşmasında, "muhalefetin devlet karşıtı aktivitelere karışması" gerekçesiyle sıkıyönetim ilan ettiğini ifade etti. Ancak, Parlamento bunun ardından sıkıyönetimi kaldırdı ve Yoon geri adım atmak zorunda kaldı. Sıkıyönetim ilanı, hükümetin işlevini yerine getiremeyeceği kaygısıyla savunuldu. Ayrıca, Yoon'un sıkıyönetim sürecinde militarist yaklaşımlarla muhalefeti bastırmaya çalışması, kamuoyunda büyük tepki topladı.

Güney Kore'nin içinde bulunduğu bu karmaşık durum, toplumda geniş bir tartışma yaratırken, Yoon'un liderliği ve geleceği hakkında endişeler artıyor. Siyasi analizciler, Yoon’un görev sürecinin nasıl gelişeceğini ve siyasi iktidarın nasıl şekilleneceğini merakla takip ediyor. Önümüzdeki günlerde yapılacak oylama ve mahkeme kararları, Yoon Suk Yeol'un siyasi kariyerinin seyri açısından belirleyici olacak.